Başımız neden ağrır?

Başımız neden ağrır?

Birçok hastalık baş ağrısına yol açar. Bu nedenle baş ağrısının özelliklerini dikkatle incelemek gerekir.

Birçok hastalık baş ağrısına yol açar. Bu nedenle baş ağrısının özelliklerini dikkatle incelemek gerekir.

Psikolojik baş ağrılarının büyük bir bölümünde bunaltı (anksiyete) önemli bir etkendir. ilaçlara dirençli baş ağrısından yakınan hastaların dökümü çıkarıldığında birçok ortak noktaları olduğu görülebilir.

Bunlar bunaltı duymanın ötesinde titiz, verici, yoğun suçluluk duyguları yaşayan, ruhsal çöküntü içindeki kişilerdir.

Baş ağrısı bilinçdışı bir sevgi ve korunma gereksiniminin belirtisi de olabilir. Hasta fiziksel bir ağrıyı öne çıkararak, dolaylı bir yoldan yardım istemektedir.

Psikolojik baş ağrılarına oldukça sık rastlanır. Ama hiçbir zaman bunların organik kökenli de olabileceği unutulmamalı ve gerekli incelemeler yapılmalıdır.

BAŞ AĞRISI TANISINA YARDIMCI OLABİLECEK ETMENLER

Baş ağrısı çok değişik biçimlerde ortaya çıkabildiğinden doğru tanı koyabilmek için hekimin hiçbir ayrıntıyı göz ardı etmeden bilgi toplaması gerekir. Bu nedenle hasta hekime başvurmadan önce kendi rahatsızlığını dikkatle incelemeli ve aşağıdaki listede belirtilen konularda bilgi vermeye hazır olmalıdır.

• Başlangıç dönemi: Ergenlik, gençlik (14-20 yaş), olgunluk, 50 yaş sonrası.

• Ortaya çıkışı: Seyrek, düzensiz, düzenli aralıklarla, uzun süreli.

• Ailede ortaya çıkmış rahatsızlıklar: Baş ağrısı, değişik nevraljiler, romatizma, artrit, dolaşım bozuklukları.

• Kişide önceden var olan rahatsızlıklar: Baş travmaları, yoğun heyecan ve sıkıntılar, ruhsal çöküntü, alerjiler, romatizma, dolaşım bozuklukları.

• Krizin zamandizini: Başlangıcı (gece, gündüz, belirli ya da belirsiz saatlerde), süresi, yinelenmesi (düzenli ya da düzensiz), ortaya çıkış sıklığı.

• Ağrının yeri: Başın bir yanında ya da yaygın, başlangıç yeri ve yayıldığı bölgeler.

• Ağrının tipi: Kısa, zonklama biçiminde, tekdüze ve sürekli, yakıcı, delici, derinde ya da yüzeyde.

• Eşlik eden belirtiler: Görme bozuklukları, bulantı, kusma, sık idrar yapma, uykusuzluk ya da aşırı uyuma isteği, terleme, çarpıntı, göz sulanması, burun tıkanması ya da burun akıntısı, ağrıyan bölgede sıcaklık ya da soğukluk duygusu, kulakta çınlama, tat ve koku duyusunda değişiklikler, baş dönmesi, umutsuzluk, kayıtsızlık, yorgunluk ve ruhsal çöküntü halleri.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.