FINDIK OUT SEÇİM İN

Ordunun gündeminde fındık yerini yavaş yavaş yaklaşan yerel seçimlere bırakmaya başladı.

Ordu"nun fındığı, OR-Gİ"si, Limanı, Teleferiği, İşsizliği, her gün basında ve sokakta işlenirken artık söylenenlerin tekrardan öteye geçmemesi nedeniyle “uyku moduna geçen ordulular” seçimler için aday adaylarının isimlerinin açıklanması ile birlikte artık Ordulu'da seçimle ilgili yeni şeyler söylemek için şimdilik uyandı uykusundan.

  DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN

Engelliler günü nedeniyle 3 Aralıkta engellilerin çektiği sıkıntıları anlayabilmek adına 20 dakikalığına tekerlekli sandalyeye binen Vali Yardımcısı Muhammed Mustafa İmamoğlu, TEDAŞ Müdürü Halil Mermer, Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Recep Aydın, Telekom Müdür Altan Atan, Kervansaray Lokantası önünden İspirli Fırınına 20 dakika da gelene kadar boncuk boncuk terlediler.

  Yapılanlar engellilerin çektiklerine az da olsa ortak olmaktı; buraya kadar tamam. Basına demeçler verildi, engellilerle bütünleşildi. Sonra sandalyeden kalkan büyüklerimiz tıpış tıpış arkalarına bakmadan gittiler…

  Eee zaten amaç 20 dakika engelli olmak değil miydi? 20 dakika sonra engelliler günü de bitmişti yapılan programda. Bunu nereden mi anladık? Program katılımcılarının alanı terk ettikten sonra engelli vatandaşların sokakta kalan sandalyeleri kendi sandalyelerinden oturarak toplamak zorunda kaldıklarından ve geldikleri yere dönmeleri için yine kendi başının çaresine bakmak zorunda kalmalarından….

    ORDU'DA YETİŞTİRİLECEK KÖSTEBEK ARANIYOR!

Bu başlık da ne! diyenleri duyar gibiyiz. Ama düşünsenize ortalama 50 adımda bir önünüze gelen çıkan çukurlarda köstebek yetiştiriciliği yapıldığını ve bu köstebeklerin dünya köstebek ihtiyacının %95 ni karşıladığını. Fena mı olur?

   İyide köstebek para mı kazandırır diyebilirsiniz; ama olsun binbir zahmetle yetiştirdiğimiz dünya üretim ihtiyacını karşılamada ilk sırada yer almamıza rağmen fındıktan da para kazanamıyor Ordu değil mi.

  Hem böylelikle “yav kardeşim burada da çukur olur mu, bu çukuru kazanler neden kapatmıyor” diye şikayet etmeyiz.

   Ne dersiniz ya şu çukurlara bir hal çare bulunsa ya da köstebek işine el atılsa…

   ORDU İSTANBUL"A ÖZENDİ, AMA SADECE TRAFİKTE

İstanbul şehri malumunuz sanayi ve istihdam şehri olması bakımından trafiği de bir o kadar yoğun. İstanbul"un nüfusunu düşündüğümüzde araç trafiğindeki yoğunluğunu nedenini de anlayabiliyoruz. Ancak Ordu ne bir sanayi ne de bir istihdam şehri buna bağlı olarak da nüfusu da öyle abartılacak bir nüfus değil.

Ancak son günlerde Ordu"da yaşanan trafik keşmekeşine bir anlam veremiyoruz. Özellikle de trafik polisi kontrolünde trafik akışının sağlandığı bölgeler de tıkanması oluyor.

  Ordu"da nüfus mu arttı yoksa araç sayısı mı yoksa yollar mı daraldı?  

  BAKAN GÜNAY CHP DEN AKP"YE GEÇTİĞİNİ UNUTTU GALİBA

  Bugün gerçekleştirdiği Ordu ilçelerindeki ziyaretleri sırasında Bakan Günay öyle bir laf etikti. Bakan ne kadar çabuk da unutuyor dedirtti bu söz duyanlara.

  CHP nin çarşaflı kadınlara rozet takmasını samimi bulmayan “bunları kimseye yutturamazsınız” diyen Günay geçmişi ne kadar çabuk unutmuş gözüküyor.

   Eski CHP li Bakan Günay, CHP li olduğu dönemlerde AKP için son derece şiddetli eleştiriler yaparken 2007 genel seçimlerinde AKP ye geçmiş ve samimi olduğunu kendisini AKP ye yakın hissettiği için böyle bir karar aldığını söylemişti.

   Aynı Bakan Günay o zamanlar vatandaşın “AKP ye geçişinin kendisini AKP ye yakın hissettiği için olduğunu yutmalarını” istemişti.

   Şimdi ise CHP nin türban açılımını yutmayın diyor.

Demek ki yutulacak iki şey arasında büyük bir fark var ki, Bakan Günay"ın samimiyeti yutulurken, CHP nin ki yutulmaması lazım.