KIZLARI DA ALIN ASKERE

KIZLARI DA ALIN ASKERE

Eğer Giresun mebusu Hakkı Tarık Bey’in önerisi kabul edilseydi ve kadınlar mecburi askerlikle de yükümlü olsalardı ve yine inanıyoruz ki aralarından erkeklerden daha az “Vicdani Retçi “çıkardı.

 

KIZLARI DA ALIN ASKERE
 
Askerlikle ilgili düzenlemelerin yeniden gündeme geldiği bugünlerde, başlığa bakarak kızların da mecburi olarak askere alınması gibi bir önerimizin olduğu anlaşılmasın.
 
Bunu vicdanımız reddeder!
 
Ancak bir zamanlar böyle bir teklif yapılmıştı.
 
21 Haziran 1927 tarihinde, askerlik işlerini düzenleyen ve bugünde yürürlükte olan “Mükellefiyeti Askeriye Kanunu”nun taslağı görüşülmek ve oylanmak üzere meclis gündemine getirilmişti. Bu tarihe kadar askerlik işleri 11 Mayıs 1914 tarihinde çıkarılan kanunla yürütülmekteydi.
 
  Kanunun mecliste görüşülmesi ve oylanması sırasında ise birçok milletvekili söz alarak önerilerde bulunmuştu.
 
Tutanaklardan öğrendiğimize göre, bu görüşmelerde söz alanlardan bir tanesi de Giresun Milletvekili Hakkı Tarık Bey’di.
 
Hakkı  Tarık Bey, kanunun birinci maddesinde yer alan “erkek” kelimesinin yanına kadınların da eklenmesini istiyordu. Çünkü kanun taslağının Birinci Maddesi: “Türkiye Cumhuriyeti tebaası olan her erkek, işbu kanun mucibince askerlik yapmağa mecburdur.” şeklindeydi.
 
Hakkı  Tarık Bey, bu konuşmasında kadınların seçimler yapılırken milletvekili olabilmek için birtakım girişimlerde bulunduklarının da altını çizerek bu durumu desteklediğini ve bununla birlikte ülkeyi yönetme konusunda erkeklerle eşit haklara kavuşmak isteyen kadınların, ülke savunmasında da erkeklerle eşit şekilde görev üstlenmeleri gerektiğini belirtmişti.
 
Hakkı  Tarık Bey’in meclis kürsüsünden yapmış olduğu o konuşmadan göze çarpan bazı kısımlarının sadeleştirilmiş hali şu şekildedir.
 
“HAKKI TARIK BEY (Giresun)-Efendim seçimler yapılırken kadınların da mebus seçilme hakkına sahip olabilmek için bazı teşebbüslerde bulunduklarını biliyoruz. Benim görüşüme göre kadınlar hem seçebilir hem de seçilebilirler. Bu zamanı geldiğinde küçük tartışmalarla halledilecek bir konudur.
 
Eğer mebus olmak ya da mebus seçebilmek kadınlar için bir vatan meselesi ise, memleketin korunmasında da görev almaları öyle bir durumdur.
 
Ancak askerlik yükümlülüğü kanunun birinci maddesinde yalnız erkeklere ait olarak yazılmıştır. Böylece ülke savunması erkeklere yükleniyor. Acaba kadınların da bu yükümlülüğü erkekler gibi yapması gerektiği komisyonca dikkate alınmış ve görüşülmüş müdür?
 
Tarık Bey’in bu sözlerinden sonra sözü, Kütahya’yı temsilen mecliste bulunan, Müdafai Milliye Vekili Recep Bey almıştı. Recep bey aynı zamanda kanun taslağını hazırlayan komisyonun da üyesiydi.
 
Recep Bey’in konuşmasından bazı bölümler ise şu şekildedir.
 
MÜDAFAİ  MİLLİYE VEKİLİ RECEP BEY (Kütahya)-Muhterem arkadaşlar, Hakkı  Tarık Bey arkadaşımız bugün dünyanın bütün yerlerinde az çok farklarla tartışılan bir noktaya temas etmiştir. Bugünkü demokrasi daha yüksek bir olgunluğa eriştiği zaman vatanın menfaat ve külfetleri belki cinsiyet farkı gözetilmeksizin kadın ve erkek vatandaşların üzerine eşit yüklenecektir.
 
Bu mesele çok derin bir meseledir.
 
…Benim görüşüme göre milletler bu noktaya henüz gelmemişlerdir. Yalnız Türk tarihinde gerçekleşmiş şan ve şeref dolu olaylar vardır ki, bu olaylar içerisinde Türk kadınları ile erkekleriyle eşit hareket etmişlerdir. Şunu da arz edeyim ki bugün görüşülen Askerlik Kanunu askerlikle ilgili hususları düzenlemektedir. Ama bildiğiniz gibi vatanın müdafaası bu kanunda belirtilen hususlardan ibaret değildir.
 
Bu kanun gereği vatan savunmasında görev yapacak Türk neslini yetiştiren analar da en az onlar kadar vatan savunmasında görev yapmış olacaklardır…” şeklinde devam eden uzun bir konuşma yapmıştı.
 
Recep Bey’den sonra Yunus Nadi Bey de söz almış ve Recep Bey’in konuşmasına benzer ve destekler mahiyette bir konuşma yapmıştı. O da özet olarak; Türk kadının Milli Mücadelede gösterdiği faaliyetleri hatırlatmış ve vatan söz konusu olduğunda onların erkeklerden aşağı kalmayacağını, bu yüzden de askere alınmalarına gerek olmadığını belirtmişti.
 
Taslak maddeleri üzerinde görüşmeler bu şekilde devam ederek tamamlanmış ve tasarı oylanarak yasalaştırılmıştı.
 
Kadınlar da mecburi askerlik görevinden muaf olmuşlardı.
 
Ve o yıllarda mücadelesini verdikleri seçme ve seçilme haklarına ise 5 Aralık 1934 tarihinde birçok Avrupa ülkesinden önce kavuşmuşlardı.
 
Şu anda ise mecburi olmasa da muvazzaf olarak ordumuzda görev alarak ya da vatana evlat yetiştirerek görevlerini yapmaktadırlar.
 
İnanıyoruz ki Türk kadını gerektiğinde vatan savunmasında erkekler kadar görev yapmak üzere de hazırlar.
 
Ayrıca şunu da belirtelim ki,
 
Eğer Giresun mebusu Hakkı Tarık Bey’in önerisi kabul edilseydi ve kadınlar mecburi askerlikle de yükümlü olsalardı ve yine inanıyoruz ki aralarından erkeklerden daha az “Vicdani Retçi “çıkardı. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.