Yaşar:Fındık son nefesini veriyor

Yaşar:Fındık son nefesini veriyor

Fındık-SEN Genel Başkanı Kutsi Yaşar "zurufundan çeçine fındık son nefesinin veriyor" dedi. Kutsi Yaşar fındık fiyatları ve sonrasında yaşananlara yer verdiği açıklamasında şunlara değindi.

Fındık-SEN Genel Başkanı Kutsi Yaşar "zurufundan çeçine fındık son nefesinin veriyor" dedi.
   Kutsi Yaşar fındık fiyatları ve sonrasında yaşananlara yer verdiği açıklamasında şunlara değindi.

 Bir bağ pancar parasına fındık;

 Bu gün fındık da yaşanan sorunlar özellikle 24 Ocak 1980 ekonomik kararlarından sonra sağından soluna iktidara gelmiş tüm siyasi partilerin ve tabiî ki AKP"nin sorumluluğunda çözülememiş sorunlardır.

AKP hükümetinin 2008 dönemi fındık fiyatını açıklamasından sonra  fındık fiyatının serbest piyasada bir bağ pancar fiyatına dönmesi ile iyice şaşkına dönen ve bu alanda hak armaya çalışan   eli nasırlı,sırtı kambur yürekli fındık üreticileri dağınık ve örgütsüz  olarak yarınlardan umutlarını kesmiş durumdadırlar.

   Tarım Bakanı Eker  tarafından  fındık fiyatı,  Eylül ayında 4,00 YTL,Ekim-Kasım ayında 4,50 YTL ve Aralık ayında da 5,00 YTL kademeli fiyat olarak açıklanmıştı.Bu fiyatların   müdahale   fiyatı olarak verildiği  ifade edilse de şuan da piyasada fındık çeşitlerine göre 1,50 YTL- 2,60 YTL arasında tüccarlar tarafından alınmaktadır.

O zaman neden  müdahale alımı yapıyoruz deniyor ki?Ne demek müdahale alımı?Örneğin Eylül ayı içersinde 4,00 YTL olarak belirlenen fiyat eğer  piyasada daha düşük seyir ederse yani tam da bu günkü gibi 1,50 -2,60 YTL arasında işlem görürse  fındık fiyatının   4,00 YTL ve üstüne çıkana kadar devletin alım yapması gerekmektedir.

Oysa böyle bir durum söz konusu değil.Doğrusu bir müdahale var ama bu müdahale üreticiler adına değil de tüccarlar adına gibi.Üretici adına yaşanan bu olumsuzluklar karşısında AKP hükümeti de piyasada  tüccarlar ve ihracatçılar tarafından bir türlü yükseltilmeyen fındık fiyatları için gerekirse Fiskobirliğide  devreye sokabiliriz kartını yerel seçimler öncesinde ortaya sürünce ihracatçılar ve onların temsilcisi UFK ayağa kalktı.

Aylardır vahşi bir şekilde para kazananlar TMO"sinin yaklaşık 3 milyar dolar görev zararı yapacağını,dünya ekonomilerinin büyük bir krizin içindeyken böylesi bir savurganlığın yapılamayacağını söylemeye başladılar.

Nerdeyse Amerika da patlak veren krizin sebebi bile olacaktı fındıkçılar. TMO" sinin fındık alımlarından önce piyasaya düşük fiyattan ihale ile servis yapıp oluşan görev zararını kendi lehlerine yaparken  ses çıkarmayan, vekalet belgeleri ile görülmemiş para kazanan tüccarlar, ihracatçılar ve onların temsilcilerine çok iyi bildikleri TMO" sinin fındık alımlarında çalışma biçimini bir hatırlatalım.

TMO Tüccarlara Çalışıyor; TMO görevlileri fındık alımlarında da geçen senelerdeki gibi  usulsüzlüklere  devam ediyorlar,üreticiye adeta işkence çektiriyorlar.Fındık getiren arabaları bir gün den fazla  alı koyuyorlar.

Fındık kilo tartımlarında  küsurat gelen rakamları hep aşağıya tamamlıyorlar. Yasak olmasına rağmen hamallar rahatlıkla bahşiş isteyebiliyorlar.Çürük ve nemden ret  belgesi verilen fındıklar akşam geç saatlerde tüccarların kamyonlarında geri dönebiliyor. Emanetten vekalete fındık da soygun devam ediyor.

 Anlaşılan o ki bu yılda Tüccarlar TMO tarafından abat ediliyor.TMO gitsin hububatta,bakliyatta çiftçinin kara gün dostu olsun yanı başımıza gelip de fındık da bizim belamız olmasın.

Görev zararı kimler için ; Şimdi böylesi bir düzenleme ile çalışan TMO"sinin görev zararı yapması değildir ortalığı karıştıran.Sorun bu görev zararını kimlerin  adına yapacağı yada başka bir ifade ile bu görev zararından kimlerin nemalanacağı meselesidir.

Görev zarından hazineye yüklenecek miktarları dert edineler neden ihracattaki düşüşlerden dolayı kaybedilen döviz girdilerini dert edinmiyorlar?Üç yılda 2,00 milyar dolardan 1,00 milyar dolara düşen fındık geliri ve ülkemizin kaybettiği 1,00 milyar dolarda ihracat yapanların görev zararı değil mi?

İhracatçılarımız çok iyi biliyorlar ki ülkemiz fındıktan en fazla döviz girdisi sağladığı dönemde fındık da üretici tarafından en yüksek fiyatla satılmış idi.

  Fındık üreticisi daha da yoksullaşıyor ;

Fındık fiyatlarının yüksekliğinden ve hazine getireceği külfetten söz edenler nedense girdi fiyatlarındaki artıştan hiç de söz etmiyorlar.

AKP hükümetinin iktidara geldiği 2002  döneminde  9,00 YTL olan yazlık gübre  bu gün 45,00 YTL,16,00 YTL olan kışlık gübrede 90,00 YTL olmuş.Tarım ilaçları fiyatları keza öyle.Girdi fiyatlarındaki anormal artışlara ses çıkarmayacaksın piyasanın gereğidir diyeceksin sıra fındığa gelince krizi bahane edeceksin.

Elektriğinden suyuna ekmeğinden  şekerine kadar  her şey 3-5 kat artacak,fındık üreticisinin satın alma gücü kalmayacak başka bir değişle fındık üreticisi de tam beş kez yoksullaşacak buna da krizin mağdurları krize sebep oluyor diyeceksin.

 Çözüm; Fiskobirliğe Sahip Çıkmaktan Geçiyor

  Kooperatifler vurguncu tüccarlara karşı üreticileri bir kalkan gibi korurlar. Biz kooperatiflerde artık ne hükümetlerin  ne de büyük üreticilerin vesayeti olmasını istemiyoruz.

Fiskobirlik üretimden tüketime tüm zincirlere hakim olacak şekilde kurgulanmalı ve öz be öz  üreticilerin  örgütü olmalıdır.Yıllardır bu ülkede siyasi hesaplarla kooperatiflerimizi yönetenler şimdide sözde fındık da tüm kesimlerin temsil edildiği(edilemediği) Ulusal Fındık Konseyi aracılığı ile akıl veriyorlar.Ne diye Fiskobirlik TMO adına alım yapmasın diye.

   Özetle;  Fındık da ihracatçıları kollayan politikalar ve uygulamalar sonrasında hem fındık üreticisi hem de ülke ekonomisi kaybetmiş,sürekli kriz ortamlarında yaşayarak kronik kriz  mağdurları olan fındık üreticileri  yaşanılmakta olan krize de sebep vermiş gibi gerçek dışı bir iddia   ile karşı karşıyadırlar.

Fındık da yaşanan bu kavga aslında AKP hükümeti ile  fındık üreticisi arasındaki kavgadan öte   çok uluslu yerli ve yabancı tarım ve  gıda şirketleri fındık üreticisi arasındadır.Hızla küreselleşen yer kürede şirket tarımcılığı ile tarım ve gıda şirketleri çiftçilerin ceplerine göz dikmiş,çiftçileri  kendi topraklarında onlar  için üretim yapan marabalar olarak görmeye başlamışlardır.

Fındık üreticisi bu talan ve yıkım sürecine  ancak ve ancak Bağımsız,Demokratik ve Sosyal Bir Tarım Programı ile kooperatiflerine,fındığına ve alın terine sahip çıkarak  karşı koyabilir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.