Çuvaldız kendimize

Çuvaldız kendimize

Milliyet Gazetesi yazarı Melih Aşık' ın bugünkü yazısı ORDUKENT okurları için.

Çuvaldız kendimize

Melih AŞIK

Hürriyet Genel Yayın Müdürü Ertuğrul Özkök dünkü yazısında diyor ki:
“Türkiye artık, en küçük muhalefete, ufacık itiraza, bir nebze özgür basına zerre kadar tahammülü olmayan, kendine biat etmeyen herkesi yok etmeye ant içmiş bir "tek adam" namzeti tarafından yönetilmektedir.”

Bu cümlede fazladan bir sözcük var mı? Var...

“Artık” sözcüğü...

Erdoğan göreve gelmeden önce de, sonra da yukarıda sayılan nitelikleri şu veya bu ölçüde taşıyordu...

Ne var ki, Türk medyası ondan bir demokrat lider yaratmayı hayal etti...

Kendisi değiştiğini söylemediyse de medyamız onu pembelere boyadı:
“Değişti, dönüştü, demokrat oldu, merkeze kaydı, burjuva oldu...”

Bu yapay yorumlara yapay dayanaklar bulundu:
“Efendim demokrat olmasa AB"ye üyelik müracaatı yapar mıydı?”
Medyamız bu masallarla avunacak yerde iktidarı sorgulama görevini aksatmasaydı. CHP ve diğer muhaliflerin eleştirilerine yer ayırsaydı... Erdoğan"ın ayaklarını yerden kesmeseydi... Türkiye ve Erdoğan bugünkü gibi mi olurdu?

Acaba bir özeleştirinin de vakti değil mi?



Aydın"da AKP"lilerle Deniz Feneri Derneği iftar yemeğinde buluşmuş.
Birlikte yemekten hoşnut oldukları giderek daha da belirginleşiyor...

Haldun Ertem



İtiraf

Vakit gazetesi Ankara Temsilcisi Serdar Arseven, kimi yazarlarının bir türlü yapamadığı itirafı yüreklice yapmış. Bakınız ne demiş:
“Kesin çizgilerim vardır;

Ve "çifte standartlar"ım!..

Bu "çifte standart" nasıl mı işler?

Basit: İtham Müslüman"a yönelmişse; "İftira olduğu önyargısından" hareketle çıkarım yola...

"Kafir"e yönelmişse: "Doğru olabileceği" önyargısından!

Evet; benim önyargılarım var!.. Ve bu "önyargılarımı" çok seviyorum!..”



Bayram Meral oğluna sendikadan maaş bağlatmış.
Eee! Herkes oğluna gemicik alamıyor işte!

Gülhan Elmas



Dawkins

Oxford Üniversitesi zooloji
profesörü Richard Dawkins, hem
Darwin"in Evrim Teorisi"nin hem de ateizmin militan
savunucusudur...

Bazı kitapları TÜBİTAK tarafından Türkçeye çevrilmiştir. Tabii onun
iddialarına karşı iddialar ve eleştiriler de kitaplar dolusudur. Dawkins canlı ve heyecanlı tartışmaların odağıdır.

Bu bilim adamının bir internet sitesi var: “http://richarddawkins.net/”...
Siteye girin... Karşınıza kırmızı yazıyla yazılmış şu ibare çıkıyor: “Mahkeme kararıyla erişim engellenmiştir”...

Birileri yargıyı kullanarak bu tartışmaların ülkemizde izlenmesini engelliyor. Bu tür sansür ancak faşist ülkelerde uygulanıyor...

Vahim bir durum...



Sömürü

Okullara ücretsiz olarak dağıtılan ve 8. sınıf öğrencilerine okutulan T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ders kitabında terör örgütlerinin kendilerini ifade etme biçimleri sayılırken şöyle deniyor:

“Devletimizin sömürge devleti olduğunu, insan emeğinin önemsenmediğini, emperyalizme karşı olduklarını iddia ederler. ”

Bu hesaba göre ülke sömürülüyor, emek önemsenmiyor, emperyalizme karşıyım, diyen herkes terörist... Bizler de tabii...

Kitapta bir de karikatür var.. Saddam"ın heykeli devrilmiş. George Bush hemen yanı başında, ağzı kulaklarında gülüyor. Karikatürün altında, şu soru:
“Yukarıdaki karikatürde gördükleriniz kimlerdir? Bu karikatürde ne anlatılmak istenmiş olabilir?”

Karikatürde ne anlatılmak istendiğini, bu olayı bize duyuran Eğitim - Sen Başkanı Zübeyde Akkılıç açıklıyor: “ABD emperyalizmine olur da karşı çıkmayı düşünürseniz sonunuz bu olur.”

Kitap sömürge olmuş ülkelere yakışacak cinsten...


İTÜ de açıldı!..

Tam 235 yıllık geçmişe sahip bir saygın üniversite; İTÜ dün yeni öğretim yılına törenle başladı...

Törene katılan(!) bir öğrencinin gönderdiği notu birlikte okuyalım: “Okulumuzun açılış törenine katılmak üzere dün sabah yola çıktık... Okulun manzarası olağan dışı idi. Kampus duvarlarında 5 metrede bir polis var, girişler polislerce tutulmuş...

Kimlik kontrolleri, çanta aramaları, X-Ray cihazları, çevik kuvvet otobüsleri, panzerler, tazyikli su tankerleri, silahlar, kalkanlar, kasklar, coplar, kelepçeler... Polis mavisi olmuş yemyeşil İTÜ kampusu; polis, polis, polis, her yer polis. Banka oturmak yasak, çimlere oturmak yasak, yolda yürümek yasak! 12 Eylül"ün 28. yıldönümüne yakışır bir manzara!

Toplantının yapıldığı salona yöneliyoruz, törene girişimiz de yasakmış meğer! Başbakan"ın davetli olduğu törene öğrencinin girmesi yassak! Öğrencisiz bir "açılış töreni" yeni rektörün getirdiği yeni bir adet olsa gerek!

Dışarıda protesto ediyoruz bu durumu... Basın açıklaması yapıyoruz. Dağılın, diyor bize polis. Kendi üniversitemizde "tehdit" ediliyoruz. Bu üniversite bizim, kimi nereden kovuyorsunuz, diyoruz!

Coplar, tekmeler, yumruklar konuşuyor. Aynı sıralarda içerdeki konuşmacıların sesi geliyor dışarıya: "Üniversitede hakaret içermeyen her türlü düşünce serbestçe var olabilmeli". Biz o sırada polis otobüsüne bindiriliyoruz tek tek.”

Hükümetin borazanı kanallar “Erdoğan, İTÜ"de demokrasi dedi” diyor haberlerinde. Okulun tarihine bir kara leke sürülüyor...”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.