DEĞERLİ DEMOKRATİK ALEVİ ÖRGÜT YÖNETİCİLERİ, DERGAH YÖNETİCİLERi ve BAŞKANLARI;

Emel Sungur

[email protected]

Günlerdir kendimi yüzlerce Alevi Örgütlerine ait internet gazeteleri, dergiler ve örgüt sayfalarına yazılarımı ve isyanım anlatmaya çalışıyorum. Bazı kişilerden yanıt aldım onlara bu duyarlılıkları noktasın da teşekkür ederim. Demokratik Alevi Örgütleri ise tabi ki beni muhtemelen bir şeye benzetemediler ve 2 satırla dahi olsa yazılarıma isyanıma cevap vermediler.

Halbuki ben daha önceki yazılarımda belirtiğim gibi Aleviliği kendi tercihim sonucu seçen, bu yola hizmeti görev edinen, sır içinde sır"ı içinde hissedip tanıdığı, edep ve erkanını öğrendiği bu yoldan ayrılmayacak bir “can"ım”.

Örgüt başkanı arkadaşların bugüne değin verdiği hizmetlere minnetle teşekkür ediyorum. Hizmetleri Hak katında kabul ola.

Gelelim bugüne; arkadaşım Rıza Aydın"ın sözleriyle yazıma başlıyorum

“Hacı Bektaş Postnişinin manevi ağırlığı ile bu birliğin öncülüğü yapılmalıdır diye düşünüyorum. Daha neler neler düşünüyorum ama arif olana sivri sinek saz, anlamak isteyene bukadar da yeterde artar bile. saygılarımla “ diyor.

Ben de bu sözlere ilave olarak “Serçeşme"den bir ses “ bekliyorum. Bu sesin kulağı sağır olanın kulağını açacağına, gözü kör olanın gözlerini açacağına inanmak istiyorum.

Bugün de sayfalarda Alevi örgüt başkanlarının yazıları var ama bir yerde parti diyorlar, diğer yerde partiye karşı çıkanı görevden alıyorlar, bir bölgede yerel seçim varmış ona çağırı yapıyorlar.

Çeşitli açıklamalar var hala Alevi Çalıştayına yönelik hiç bir ses yok.

Böylesi bir günün öncesi Çalıştaya davetli olup örgütlerindeki kamil insanları, yöneticileri, bu yolun inanç önderleri olan dedeleri çağırıp görüş istemeyen örgütlere tek sözüm var sizler

“ Demokratik Alevi Örgütleri” olamazsınız. Sizler ayni çok şikayet ettiğimiz lider sultası olan siyasi partilerin birer kopyası olmuşsunuz Sizlere dense dense, hep şikayet ettiğimiz genel başkanına daima ” Padişahım çok yaşa” diyen kişilerin oluşturduğu adeta siyasi partilere dönüşmüşsünüz. Bu örgütlerse bana Almanya"nın bir dönemini anımsatıyor ne yazık ki. Hani her dakika ağzınızdan düşürmediğiniz ama demek ki içselleştirmediğiniz nerede demokrasi, nerede örgütlenme hakkı, ve neredeyse ömrümüzü o yola verdiğimiz örgüt üyelerinin böylesi yaşamsal konuda kendilerini ifade etme özgürlüğü.
.

27 Ocak tarihinde yani bu günden 6 gün sonra Alevi Çalıştayları sonuçlandırılacaktır.

Sizler bu güne değin yüklendiğiniz sorumluluğu yerine getirdiğiniz için teşekkür ediyoruz. . Her biriniz farklı örgütlerde başkan olarak emek verip Aleviliğe hizmet etme noktasında çaba gösterdiniz. Ancak sizleri bu gün tüm sorumlulukların ötesinde bir sorumluluk bekliyor.

Sizler değerli arkadaşlarım sizlerle birlikte yürüttüğümüz 20 yıllık bu yolculukta kişisel sorunlarımız belki zaman zaman örgütsel sorunların önüne geçmiştir. Artık bu gün böylesi bir davranış sergilemeye asla hakkımız yoktur. Çünkü bu gün geleceğimizin yeni bir çerçeve içine yerleştirilmesi gündemdedir.

İşte bu gün yapılması gereken 27 Ocakta toplanacak olan Alevi Çalıştayın da Demokratik Alevi Örgütlerinin birbirlerini denetleyerek kendi içlerinde bir otokontrol mekanizması oluşturmaktır. Bunu yapmak içinde 27 Ocak tarihinden önce bir araya gelerek çizilmeye çalışılan çerçevenin içini birlikte doldurmak bir görevdir. 27 Ocakta yapılan Çalıştayın sonuçlarını görüp, geleceği kavrayıp gidişi beğenmeyip “olmuyor bu böyle” diyerek bizlere neden olamadığını söylemenizin de bir görev olduğu gibi. Toplum bunları duymayada hazır.

27 Ocak tarihinden önce böyle bir birlikteliğin sağlanmasının yollarını açacak olan örgüt veya kişiler bence gelecek için çok özel bir görevi yerine getirmiş olacaklardır.

İşte şimdi zamanı bu güne değin yapmış olduğumuz bütün çalışmaların sonucunu istediğimiz biçime yakın olarak yaşama geçirecek olan bu birliktelik görüntüsüdür.

Alevi Çalıştayının sonunda birinci olasılık; bu güne değin Alevilerin talebi olarak dile getirdiğimiz istemlerin bir biçimiyle söylediklerimize yakın sonuçlanması ya da ikinci olasılık bu güne değin olduğu gibi Aleviliğin gerçek bir asimilasyona tabi tutularak özgün yanının yok olacağı gibi iki seçenek karşımızda duruyor.

O nedenle birlikte karar vermek, tartışmak, birbirimizi ikna etmek ve en önemlisi birbirimizi yanlış yapmaya değil doğruya yönlendirmek görevimiz olmalıdır.

Örgüt başkanları bizler, yöneticiler, emekçiler, Alevi olanlar ve kendi tercihleriyle kendilerini Alevi hissedenler veya kendilerini Alevilere daha yakın hissedenler sizleri dikkatle bu 6 gün süresinde izleyeceğiz. Bu kullandığım ifade ile ayrıca sizlere belki de bir görev yüklemiş oldum. Doğuştan Alevi- Kızılbaş olanların dışındaki çoğu insanda sizin birlikteliğinizi ve ortak söyleyeceğiniz sözleri duymak için bekliyor.

Sizlerden gelecek ortak sesler bu ülkede yaşayan çok insanı mutlu edecek.

Alevi geleneğinin en güzel yanı olan kin ve kibirden uzaklaşıp birlikte vereceğiniz fotoğraf böylesi umutsuzluk içinde olduğumuz dünyamızı değiştirecektir.

Zaman az bu günden sonra 6 gün var ben her gün bu yazılarımla sizleri rahatsız edeceğim.