“Tarıma yavaş yavaş nefes aldırıyoruz"

Efendim,öyle acele yok..diyor Sayın Başkan...

Ama Kurbağanın gözü patlayacak su gelene kadar, çünkü
Karadeniz"in tek geçim kaynağı, Fındık.

Alternatif ürün filan, gerisi boş laf..
Bu dağda taşta başka türlü bir ürün olmaz ki..

Serbest piyasada fındık 3 YTL" ye doğru geriliyor, Fiskobirlik piyasada yok, TMO ise etkisiz.

Düğün yapacak gelinde, güveyde, Tahsil yaptıran Öğrenci okutan veli'de, herkeste tam bir şok varken.

Mart ayı demek, gübre ilaç zamanı, demek, masraf demek,
Fındığa bu gidişle gübre atamayacağız, diye tam endişe almıştı bizi,

O da ne? İl başkanım “çiftçiyi desteklemeye devam” diye kükredi,

Dekar başına üç beş kuruş mazot gübre desteği layık görmüşler,

Sağ olasın başkan, sende olmasan, köylüyü tüccarlar aç kurtlar gibi parçalarlar, zamanında 7 milyona fındık satan bu köylüyü 4 YTL."ye bile razı ettiler, ya helal olsun, daha ne inciler yumurtlamış,bakalım..
"Gübredeki olağan üstü fiyat artışlarına çözüm olarak elin İran"lı aceminin memleketinde hissedar oldukları gübre fabrikasını çalıştıracaklar"mış...

"Gübredeki fiyat artışını ithalat yoluyla karşılayacaklarmış", ölme köylüm, ölme, dayan biraz daha…

Sayın il başkanı, İran doğalgazda ülkemize nasıl sözünde durmayıp, karda kışta gazın vanasını kapattıysa, gübrede aynısını yapar, güvenecek başka bir şirket bulamadınız mı...

Koyunların sırtından tele takılan tüyden yün eğer ipte pazarda sattıktan sonra borç ödemeye niyetlenen, Nasrettin hoca gibi , bunlar yahu…

Sayın başkan; sen bu memleketin dört bir köşesinde, ay yıldızlı bayrağın altında gübre üretimi yapan, devlete ait fabrikaları özel sektöre satarken, bu tüccarların gübreyi stoka çekerek, fiyatlar suni olarak yükselteceklerini, dolayısıyla üreticilerin gübre bulmakta güçlük çekeceklerini, bu nedenlerle üretimin düşeceğini, daha çok tarım ürününün ithal edileceğini, sonuçta bozuk olan makro ekonomik dengelerin daha da bozulacağını düşünmedin mi?

Ama Karadeniz köylüsüne “stokçu” diyenlerin il temsilcisi hemşerim, sen  tarımsal hayatın gerçeklerinden uzak olduğundan, o kalın camlı pembe gözlüklerinin arkasından “Ülke genelinde çiftçinin içinde bulunduğu zor şartların giderek düzeldiğini ”ve “ tarım yapan köylüye yavaş yavaş nefes aldırıyoruz” diyebilecek kadar umursamıyorsun…

Ama, bunlar gübreden fındıktan önce, kamu kuruluşlarının memura işçiye giyim yardımı ihalelerini kaparak ailesinin bireylerininde sahibi olduğu konfeksiyon mağazasının daha çok kazanmasına karşı duyarlı ve öncelikli davranabiliyorlar..

Ne yapalım,insanlar layık oldukları şekilde ve idarecilerle yönetilirmiş, hakkımızda hayırlısı..