İş bırakma kesinlikle yasal değildir

İş bırakma kesinlikle yasal değildir

Başbakan Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı Gazi Üniversitesi'nde düzenlenen kutlama törenine katıldı. Törene Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan da katıldı.

Başbakan Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı Gazi Üniversitesi'nde düzenlenen kutlama törenine katıldı. Törene Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan da katıldı.

   Törende bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, Türkiye'de sağlık konusunun altyapı ve hizmet sunumu itibarıyla uzun süre sorunlu bir alan olduğunu, kendisinin de emekli olduğunu söyledi.

  Gerçeklerin yerinde tespit edilmesini isteyen Erdoğan, övgü ile dertlerin çözülmeyeceğini vurguladı.

"Kendimizi her anlamda check etmeliyiz"

Başbakanlığı döneminde Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yaşadığı bir olayı anlatan Başbakan Erdoğan, "Bir hasta ziyaretine gitim. Bir vatandaşım koşarak geldi. 'Hayırdır' diye sordum. 'Bir dakika gelir misin sayın Başbakanım' dedi. Gittim. Kan revan içinde sedye içinde hastası yatıyor. Trafik kazası olmuş. Meğerse orada tomografiye gidecek fakat kapı kapalı. Biz hemen ilgili arkadaşlara haber verdik. Biraz sonra sağ olsun orada bu görevi yapacak arkadaşımız elinde çay bardağı ile üst katta bir yerden geliyor. 'Bu çayı burada içemez miydiniz?' dedim. O esnada 5-10 tane bekleyen hasta var, onlar da sedye üzerinde. İşin bu boyutunu bir kenara atamayız. İdeal olarak anlatılanların önünde saygıyla eğiliyoruz, başımızın tacı onlar. Onları Anadolu insanı her şeyi ile destekler. Balını, yağını alır, ona getirir. Ya ameliyat etmiştir ya derdine derman olmuştur. Elinde neyi var getirir. Bu yüzden kendimizi her anlamda check etmeliyiz" diye konuştu.


"Bu ülkenin imkanlarını peşkeş çekerseniz iflasa gidersiniz"

Ankara Tabip Odası Başkanı Önder Okay'ın 'Kamu Hastaneleri Birlikleri Yasası ile, kamu hastaneleri iflas riskiyle karşıya karşıya' yönündeki eleştirisine cevap verenBaşbakan Erdoğan, "Efendim iflasa gidiyor, deniliyor. Bu ülkenin imkanlarını peşkeş çekerseniz iflasa gidersiniz. Sağlıklı bir şekilde yere sağlam basarsanız bu ülke iflasa gitmez. Düzenleme dönemindeyiz sıkıntılar olabilir. Bir yerden bir yere taşınırken, eşyayı bulmak kolay değil. Sağlıkta dönüşüm dönemini, başarıyla atlatmak zorundayız. Onun için iktidar döneminde eğitim ve sağlıkta dönüşüm başlattık" dedi.

Sayı yeterli değil

Başbakan Erdoğan, Türkiye'de doktor sayısının yeterli olduğu yönündeki tespitlere de katılmadığını açıkladı. Doktor sayısının değil, dağılımın eleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, "Türkiyeyi iyi dolaşırsak sağlıklı noktada olmadığını görürüz.İhtiyacımız var. Sayın rektör, bu yıl sayıyı arttıracaklarının müjdesini verdi. Biz gerekli desteği veririz" şeklinde konuştu.

Öncelik eğitim ve sağlık

Erdoğan, şu an Sağlık Bakanlığı'na tahsis edilen alanda sağlık-kent kuracaklarını, aynı projeyi Ankara'da da hayata geçireceklerini ifade etti. Erdoğan, konuşmasında gerekirse devlet hastanelerini üniversite hastanelerinin emrine de verebileceklerini kaydetti. Sağlık çalışanlarının özlük haklarına yönelik eleştirileri de cevaplayan Erdoğan, hükümetin öncelikleri arasında eğitim ve sağlığın olduğunu, şu an özlük haklarının yeterli olmadığını ancak milli gelir arttıkça bu durumun da düzeleceğini söyledi.

"Sosyal devlet ilkesini kağıt üzerinde değil, gerçekçi yaşamak istiyoruz"

Erdoğan, bu sorunu aşacaklarının altını çizerek, "Anayasa'nın amir hükmü olan sosyal devlet ilkesini kağıt üzerinde değil, gerçekçi, sürdürülebilir olarak yaşamak istiyoruz. Demokratik, laik ve arkasından sosyal hukuk devletidir. Bu iki özelliği hep unutuluyor veya söylenmiyor. Burası çok önemli. Sosyal devlet olamazsanız, o zaman devlet öncelikli bir insan yapısı ile karşı karşıya kalırsınız. İnsanı öne alan devleti, arkaya çeken felsefeyi benimsedik. Bunu başarmak mecburiyetindeyiz. Popülizm uğruna ülke geleceğini ipotek altına alan bir anlayışı istemeyiz" dedi.

"İş bırakma, yasal olarak kesinlikle yasak"

Erdoğan konuşmasında, Emek Platformu'nun 2 saatlik iş bırakma eylemine de tepki gösterdi. Erdoğan, eyleme yönelik tepkisini şu sözlerle ortaya koydu: "İş bırakma deniyor, yasal olarak kesinlikle yasak.

   Hukuken buna müsade eden bir yasa maddesi yok. Yasal olarak iş yavaşlatma yok. Böyle bir şey yapılamaz. Hangi alanda olursa olsun yasal olmayan uygulamayı yapan kurumlar ve kuruluşlar, orada kendi insanına zulmediyor mu, ediyor.

   Nasıl zulmediyor. Bu hastanede ise işi yavaşlatarak, 5 kişiyi tedavi edecekse, o kişileri dışlamış olacaklar. O insanın hangi şartlarda geldi belli değil. Karayollarındaki gişeleri düşünün. İki saat benim vatandaşımın orada yaktığı yakıtı kim telafi edecek.

   Büyükşehirlerde zaten sıkıntı varken, demokratik hukuk devletinde bu haraketin manası var mı? Masada konuşulacak şeydir bu, ki konuşulmuştur. Bütün yetkililerle konuşuldu. Bunun sonu gelmez, her gün yeni şeyler ortaya çıkmaktadır. Kişilere göre yorumlar değişiyor. Bugüne kadar olan sistemle kazanamadığımız için yeni adımların atılması gereği ortaya çıkmıştır. Çıkarılmış, gönderilmiş 9 maddesi tekrar gözden geçirilmek üzere iade edilmiş. Yasama organı hesabını verecektir bunun." Koltuk koruma derdinde olmadığının altını çizen Başbakan Erdoğan, inandığı konuları istişare ve müzakere yaparak, inandığı istikamette hareket ettiğini, kendisinin milletin hizmetkarı olduğunu vurguladı.

  Erdoğan, Genel Sağlık Sigortası ile sağlık hizmetinin ertelenemeyeceğini ve kimsenin bunun vebalini yüklenemeyeceğini belirterek, hükümet olarak bu sorumluluk duygusu içinde hareket ettiklerini söyledi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.