AB hibe destekleri kapsamında ilimizin kalkınması ve daha ileri gitmesi yönünde bir adım daha atılarak2009 yılından itibaren tarım sektöründe hibe destekleri uygulanacak olan 1. grup öncelikli 20 il arasında yer aldığı açıklandı.

    Bu kapsamda Vali Dr. Said Vakkas GÖZLÜGÖL 8 Ocak 2008 günü Tarım ve Köyişleri Bakanlığı"nda konu ile ilgili gerçekleştirilen toplantıya katılarak konu ile ilgili yaptığı sunumda;


Bilindiği üzere Avrupa Birliği katılım öncesinde aday ülke konumunda olan ülkemiz, 2007-2013 yılları arasında AB"nin üye ve aday ülkelere yönelik olarak tahsis etmiş olduğu “Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA)” programından yararlandırılmaktadır. Ülkemiz de bu kapsam içinde olup IPA bileşenlerinden yararlanmaktadır. Bu çerçevede 2007 yılı içinde “Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu-IPARD” kurulmuş ve faaliyete geçirilmiştir.


IPA bileşenleri sırası ile;

-Geçiş ve kapasite gelişimi

-Bölgesel ve sınır ötesi işbirliği

-Bölgesel kalkınma

-İnsan kaynaklarını geliştirme ve

-Kırsal Kalkınma programlarını kapsamaktadır.


Bu bileşenlerden olan Kırsal Kalkınma Programı AB komisyonu tarafından onaylanmış ve hibe programları için teklif çağrılarının yapılması sürecine geçilmiştir. Bu süreç kapsamında ise ilimiz söz konusu programın uygulamasının gerçekleştirileceği 2008-2010 dönemi için öncelikli 1. grup iller arasındaki toplam 20 il içinde yer almıştır. Program kapsamında 2008 yılı içinde ilimizde kurumsal alt yapı hazırlanacak, İl Koordinatörlüğü kurulup faaliyete geçecektir.


2009 yılından itibaren ise bölgemiz için belirlenmiş olan;

—Su ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması

—Üretici gruplarının kurulması ve

—Akuakültürün geliştirilmesi konularında hibe destekleri sağlanacaktır.


Hibe destekleri çerçevesinde ülkemize, 2008 dönemi için 53 milyon, 2009 için 85,5 milyon ve 2010 yılı için ise 131,3 milyon Avro bütçe tahsisi yapılmış olup 20 il için toplam 269,8 milyon Avro kullanılacaktır.


İlimiz için belirlenmiş öncelikler dahilinde bu hibeler ile;


Kırsal alanların ve tarım sektörünün sürdürülebilir adaptasyonuna ve AB Ortak Tarım Politikasının mevzuat uyumunun gerçekleştirilmesine, tarım sektörünün rekabet gücünün artırılmasına, yeni iş imkânlarının yaratılıp gizli işsizliğin azaltılmasına katkı sağlanacaktır.


Ayrıca, tarım ve kırsal nüfusun gelir düzeyi yükselecek, yaşam koşullarında iyileşmeler olacak ve rekabet gücü artacaktır. Bununla birlikte AB standartlarında üretim yapan işletmelerin sayısı artarak tarımsal ürünlerin AB pazarına ulaşmasında kolaylıklar sağlanacak, çiftçi ve üretici örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve kamu kuruluşlarının proje yapma kapasiteleri gelişip, sorunların çözümünde tabandan katılımcılık artmış olacaktır denildi.