SAHAF

SAHAF

Antika bir insanım. Eskimiş olan hemen her şeyi severim. Rafların kıyısını köşesini kurcaladığımda, 58-61 öncesi ve sonrası yazımı olan kitapların, ilk ve ikinci baskılarını o sararmış sayfalarıyla beraber bulunca sevinç çığlıkları attığım vakitler olu

 

Sahaf

Fikriye ODABAŞ

her şeyin intizam içerisinde bulunduğu, ilimi sağlayıp bilimi bulmaya yardımcı olan başyapıt merkezidir Sahaf(-lar).

Geçmişin varlığını günümüze yansıtıp, bu duyguları yeniden yaşatan yerlerdir.
 
Kokusu bile başkadır buraların.
 
İnsanın başını döndürür.
İçilen çayın tadı bile başkadır.
Yanındaki muhabbetine hiç değinmeyeceğim.
 
Okumalara, ders çalışmalara, sanat dalının herhangi bir koluyla uğraşmalara doyulmaz buralarda.
Alınan her nefeste sanki içinize bilgi işliyormuş hissini verir.


Bir sahaf asla ticarethane değildir, olamaz.
Kitapçılardan bahsetmiyorum bak, söz konusu sahaflar.
 
Eski kitapları alıp yeniden insanlarla buluştuğu o mucizevi anı yaşatan yerlerden bahsediyorum. Bünyesinde barınan insanların koca Sahafın içerisinde hangi kitabın olup olmadığını bildiği yerlerden bahsediyorum.
 
Kitabından çizgi romanlarına, posterlerinden taş plaklarına geçmişin zenginliğini yansıtan yerlerden bahsediyorum.

İnsanlar sırf okuma hırsına daha çok bürünüp "aşka gelsinler" diye veya Ekonomik durumu müsait olmayan insanlarımızın bilgilenmesine sınır tanımamak amaçlı ile içerisinde "al bu kitabı kardeşim, geri getir 1 liraya yenisi al" uygulamasını sunan yerlerden bahsediyorum. 


Antika bir insanım.
Eskimiş olan hemen her şeyi severim.
 
Rafların kıyısını köşesini kurcaladığımda, 58-61 öncesi ve sonrası yazımı olan kitapların, ilk ve ikinci baskılarını o sararmış sayfalarıyla beraber bulunca sevinç çığlıkları attığım vakitler oluyor buralarda. 


Anlayamadığım tek nokta, bir insanı böylesine etkileyip, yoğun duygularla kendisine bağlayan bir Mabet varken (evet, bir bilgi Mabedidir, Sahaf), nasıl olur da Sahaf nedir, nerededir, ne işe yarar bilmeyen insanlarımız olabiliyor?!
 
Bir kitabın var olduğu ve ne anlattığını yalnız televizyon dizilerinden izleyerek öğrenir olmuşuz!
 
Yazık ki, hayal gücümüz denilen as merkezimizi ciddi anlamda kaybediyoruz.
 
Büyük Şehirlere oranla küçük ve gelişmekte olan bir şehirde yaşıyoruz, - ki bu şehrimizden için, Turizm-Kültür başkenti namıyla gururlanarak söz ediyoruz, elimizde avucumuzda bir sahaf barındırıyoruz, ama gel gör ki ona bile gerekli değeri vermiyoruz

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum