Salih Ziya CÖRÜT

Salih Ziya CÖRÜT

ETKİNLİK YARIŞI !

Yaz mevsiminin gelmesi ile birlikte piknik ve etkinlik yarışı birbirini kovalamaktadır. Şüphesiz ekonominin dibe vurduğu ve global krizin kol gezdiği günümüz dünyasında artık sivil toplum kuruluş temsilcileri olarak bizler de bazı etik kurallara uymak durumundayız. 

      Elbette toplumu temsil eden her bireyin dikkat etmesi gereken hususlar vardır. Bunların başında bir bütün içerisinde kişisel ihtiraslarını yenmiş, ilkeli ve tutarlı hizmet anlayışı içerisinde olmak gelmektedir.  

     Sivil toplam kuruluş temsilcileri olarak bizler örnek davranışlar sergilemek ve toplum nezdinde kabul görebilen, dürüst ve basiretli davranmak zorunluluğumuz olmalıdır. 

     Sadece ben yaptım oldu tarzından hareketler sergilemek yerine sürekli istişare ve murakabe müessesini ön planda tutmak en uygun davranış biçimi olsa gerek....  

     Bir şeyi ortaya getirir iken istişare ile katılımcıların durumlarını göz önüne almak gerekir. Yöremizin saygın değerlerinin bir programdan diğerine, öbür  programdan bir başkasına koşarak  dolaşmaları yerine, tek bir yerde etkin olunan mekanlarda katılımın sağlanarak herkesi bir yerde görme kolaylığı ise en akılcı olanıdır. 

      Bu nedenle toplumsal israfta sebebiyet verecek hareketler ve oluşumlardan kaçınmalıyız. Küçük olsun benim olsun mantığı yerine büyük olsun hepimizin olsun mantığının hakim kılındığı bir yapının camiamıza fayda sağlayacağının hesaplarını her zaman yapmalıyız.  

     Bölük pörçük yapılan etkinlikler yerine daha çoğulcu ve katılımcı, birleştirici etkinliklerin yapılması, onlarca değişik yerde yapılanma yerine ayrı işlevi olan ancak aynı amaca hizmet eden birçok programın çoğulcu katılımların sağlanarak yoğrulduğu yerde yapılmasının hem toplumsal birlikteliği körükleyecek nitelikte, hem de katılımcı olması açısından bir bütün içerisinde gerçek amaca hizmet edecektir.  

      Değişik küçük gruplar halinde yılda onlarca program yapmak yerine, bir kez olsun ancak, katılımcı ve amaca yönelik olanı daha fazla fayda sağlayacaktır. Böylelikle her değişik programın maliyeti de tek maliyetle asgariye indirgenmiş olacaktır.  

      Kültürel etkinliklerin yörenin belirli kurumları ve belirli zamanlarında yapılması halinde Türk Kültürüne yapılacak katkının daha fazla fayda sağlayacağı aşikardır.  

      Bakıyoruz nerede ise bu tür etkinlikleri ailelere kadar indirgeyenler var. Bunun hem bireyselliği körükleyeceğini, hem de dağınık ekonomik israfa neden olacağını düşünüyorum. Bu nedenle bizler Kurum olarak böyle her önüne geldiğince program yapma hevesinde olmadık ve olmayacağız.  

      Bizler ancak yöremizle ilgili bir bütün arz edecek programlara öncülük etmemiz gerektiğinin bilincindeyiz. Hedeflerimizde toplumsal kültürümüze yön verecek ve toplumumuzun yararına olacak olan, sağlık, eğitim ve ekonomik manadaki dayanışmalarımızı körükleyecek ve pekiştirecek projeler geliştirmenin bilinci içerisindeyiz.  

      Bizler her şeyden önce bölgesel olarak öncelikle yöremizin ekonomik, sosyal ve kültürel kazanımları üzerine çalışmalar yapmak durumundayız. 

      Bugün ülkemizin en büyük döviz girdisine katkı sağlayan fındık konusu bölgemizin vazgeçilmezi olup, en büyük sorunu olsa gerek... Bizler bu hususta paneller düzenlemeli, etkinlikler geliştirmeli ve yılda bir kez ama etkin programlar geliştirmeliyiz. Bu hususlardaki çalışmaları bireysel değil çoğulcu katılımla bürokratik kesimin de, halkımızla bir bütün içerisinde  top yekûn katılımla sağlamalıyız. Artık bundan böyle sivil toplum kuruluşlarımız dayanışma içerisinde etkinlikler geliştirecektir.  

      Bunun en güzel örneğini 31 Mayıs 2009 Pazar günü yapılacak olan piknik şöleninde Kocaeli bölgesinde yer alan 9 Ordu Derneğinin katılımı ile oluşan Dernekler Platformu gerçekleştirmiş ve bizlerin de katkıları ile Ordululuk adına önemli bir birliktelik oluşturulmuş olacaktır.  

      Elbette tüm Ordulu hemşerilerimizi Gölcük"te bulunan Kadırga Piknik alanında buluşturacak olan dernek başkanlarımızı ve platformun başkanlığını yapan Şenel ERDEM"i kutluyor ve tebrik ediyorum.  

      Şenel ERDEM gibi sivil toplum kuruluşlarımıza destek verme erdemliliğini gösteren yürekli iş adamlarımızın sayısının artması temennisiyle en derin saygılarımı sunuyorum.   

                                                      Salih Ziya CÖRÜT  

Önceki ve Sonraki Yazılar