YÜREĞİMDE KAN VAR ANAM

YÜREĞİMDE KAN VAR ANAM

Madem bu kadar basitti de anam,niye bu canımı benden söküpte aldılar? DEĞERLİ HOCAM, KENAN ÇAKMAK...SİSTEMİN KAYMAĞINI YİYENLER...KİBİRLİ VE İKİ YÜZLÜ İNSANLARI SEVMEM

YÜREĞİMDE KAN VAR ANAM

Bu yürek nasıl dayanır ana? Aylarca uğraştılar,halka nifak soktular,Tükiyede Kürt-Türk ayrımı varmış gibi onlara el uzattılar,bizleri görmezden gelip, dağlardan indirdiler.Madem bu kadar basitti de anam,niye bu canımı benden söküpte aldılar?Asker ocağından gülerek gelmek varken,vampirlerin hain tuzağına bile bile beni attılar.Geride gözü yaşlı, canlı ceset ler bıraktılar.İçim yanıyor,yüreğimde kan var anam.

Ben de ,18-19 zunda aslan gibi gençtim.Askerdim.Mesleğim den,okulum dan uzakta, soyunmuş,yeşil ihram içinde vatan toprağını,sınırlarını tavah ederken,albayrağın bir yerine leke gelmesin diye nöbet tutarken,huzurlu ve kardeşce bir toplum özlemi içinde askerliği yaparken,vampirleşen kanlı elleri ile kurşun yağdıran katilleri şimdi mezarımın üstünden geçirerek yürütüyorlar anam.İçim yanıyor,yüreğimde kan var anam.

Bu kadar kardeşlik,bu kadar basit olan açılımın kapılarını onbinlerce askeri feda edipte açanların etrafına bakınca görecekleri çok Kürt kökenli devlet adamı ile aynı çatı altında ve bakanlık masaların da olduğunu bu millet biliyor da,T.C nin sayğın kürt bakanlarına binlerce türk inanıp onlar tarafından huzur içinde yönetildiklerini biliyor da,bu dağdaki hainlerin ve katillerin affıda nerden çıktı anam, kim istedi anam?

Anam,beni bir kez daha öldürenler içimi ikinci kez acıtamaz da,şehit analarını, gazileri ve bu asil milleti çok fazla ağlatırlar. Anam çok canım yanıyor çok.Kimemi anam,kendilerini kürt gazeteci yada aydın sanan insanlıktan bi haber olanlara.Bu askere kurşun sıkanlara övgü yağdıranlara, benimle ,PKK katilini aynı safta ve acıda buluşturan o gazeteci,aydın ,entelektüel geçinen “ tipler”e. İçim yanıyor anam,yüreğimde çok kan var anam.

Anam,mezarıma bol su koy.İçimdeki yanğının , acıların sönmesi mümkün değil.Belki faydası olur anam.Bizi ziyaret eden, bize dua okuyan binlerce insana bakamıyorum.Canımızı alanları canınızın içine sokuyorlar ya o ağrıma gidiyor anam. Hemde çok, çok anam.

     DEĞERLİ HOCAM, KENAN ÇAKMAK

20.11.Tarihli yazınızı okuyunca,birdaha okuyayım dedim ve kendimi yıllar öncesine doğru götürdüm.Zalime,adaletsize,sömürene,dinimize ve kişiliğimize ,onurumuza,ahlaki yaşantımıza daima soysuzca saldıran insan kılıklı şeytanların,fikir dedikleri vahşi duyğularına bir duruş sergileme adına çok önemli yıllarımızı onurlu ve gururlu bir  duruş sergileyerek savunurken; yanımızda karınca misali safını belli edebilen yürek sayısı demekki yüzde on iki  imiş…..

                Atatürkten sonramı desem yada daha sonra iş başına gelen zatı muhteremlerin devrinde mi  desem  ki , tarihci sizsiniz de başa gelenlerin bir çoğu,”zalimlerden,adaletsiz uygulamaları ile sömürgeci bir davranışta olan devletlerden yana tavır alan hükümetler sayesinde bir çok azabı, gönül hanemizde  yıllarca ;”  meydanlarda ,okullarda,iş yerlerinde” bunun için çekmedik mi? Hangisi insan onuruna,ğururuna uyğun yapılan işler di? Onbinlerce genç bu ülkede sömürgeci devletlerin isteği ile ölmedimi ,dar ağacında hayvanlar gibi sallandırılmadı mı?

           Asıl zenginliğin onur ve sayğınlık olduğunu söylüyorsunuz da,bizi temsil eden isimlerin bir çoğu yıllarca gittikleri yerlerde onur ve sayğınlık için ceblerine inen haram dolu gelirleri hiç düşünmeden almadımı? İlini ve insanını rüşvet,kötü idare ve sayğısız tavırlar içinde yönetmedimi?  Bize met etikleri ülkelerin ne olduğunu yıllar sonra teknolojinin nimetleri sayesinde insanımız ekranlarda görünce vay be   deyipte, onursuz davranışların insanlığımız adına ne kadar yanlış olduğunu anlamadı mı?

       Canım hocam,bize güçlü diye anlatılan bu ülkelerin,bakın yıllar sonra”BOB” gibi “KÜRT” sorunu gibi,”ALEVİ—SÜNNİ” gibi adımlarla bu adını yazdıgınız,ABD—AB—İSRAİL  gibi birimlerce insanlığa dayatılan onursuz adımların bir kaçı değilmi? “ATATÜRK “olsa ne yapardı acaba? Aydınlarımız ,sivil toplum örgütlerimiz sessiz ve başkalarına hizmet ediyor diyorsunuz.Hangi aydından söz ediyorsunuz? Onlar ellerinde kızıl bayraklarla cirit atan,türk milletine yıllarca rus  fikir gücü ile saldıran,türklüklerinden nefret eden bu millete yıllarca söven insanlar değilmi?

         Siyasi irade ne zaman oldu hocam?  Özgürlüğümüz “İMF “denen çakolozun avuçlarında.Toplum kanını emen,eşini ,çocuğunu  kazanç manyağı yapan insanları hala sırtlarında taşıyorsa ve sizin dediğiniz gibi,şeytanın sevdiği de, yerinde durrma işini yapıyorsa;medya bazı olumsuz baskılar dan aydınlanmaları adına yol açmamıyorsa ve magazinsel lay lomlarla iş yapıyorsa,biz bunu yıllarca “ya devlet başa,ya kuzgunlar leşe “diye anlatmaya çalışıyorsak,uysal koyunların uyanması lazım.Bizi yakan ve kendilerini zengin eden firavunların ateşine fikir suyunu taşıyalım da, söylermisiniz kimle? Ordusuna zalimce saldıran bazı gazeteci cüce kalemlerin,film artislerinin bacak aralarındaki röportajlarıda nasıl bir hainlikler le karşı karşıya  oldugumuzu anlatıyor,anlamayan milyonlara ağızlarındaki suyla koşamaya çalışan birkaç karınca ne yapabilir ki?

            Her pisliği yaparken ,”ABD “den korkanların” ALLAHTAN” korkmak gibi dertleri yoksa, eğriliklerinden haz duyuyorlarsa,onursuz ca işler yapıyorlarsa, zalimlerin ömrü uzun olur hocam,bunca garibanın sırtından geçinenlerin ayakkabıların da delik dahi olmuyorsa,onur ve sayğınlığı sen yıllarca yüzde on ikilerle yapıyorsun,bağırıyorsun.Otuz tane PKK lı vampir kadar bu milletin evlatlarının değer gördüğü oldumu hocam? Ne manevi bağımızı bıraktılar,nede doya  doya içeceğimiz bir kaynaklarımızı.Hepsini tek tek sattılar.”Kanımız aksada Zafer İslamın “diyenlerin bile,bugün sesizliklerindeki hikmet ne ola ki? Yoksa dış güçlerin salgıladığı maddi kazanç hastalığı yada kısa yol zenginliğimi dir? Tarihci sizsiniz.Ben yazınızdan etkilendim,yazdım.O kadar.

SİSTEMİN KAYMAĞINI YİYENLER

                    Bu ülke öyle olduki,büyük ve korkunç servetlere giden yolun başına bırakılan iş adamlarının ellerinde ki planlanmış işlere bakınca ve kazandıkları ile yada kazanmaya başlayana kadar çektikleri sıkıntılara baktıkca,bu ülkede çöp toplayanların niye var olduğuna akıl sır erdirmek mümkün olmuyor.Ordu da   farklı bir olan hiçbir şey yok.Sistem her yerde aynı. Buranın manzarası ve iş alnında yaratıcı eller az ama of,anaların gözü..Helal olsun.Hepside o yaşta cin gibi!

                  Başbakanın  ;”müslüman adam öldürmez,haram yemez,rüşvet almaz,etrafına en yakınına torpil yapmaz,hak yemez”demesindeki güzelliğin bu kadar cuk otrduğu bir hayat yolunda ,mühendis,iş adamı,tüccar,demirci,barajcı,gibi sıfatları taşıyan,onbinler sıra beklerken devletin has oğulları olarak iş alabilenlerin ve trilyonlarca parayı kazandıkları ülkede ve bu kadar önemli bir başbakanın hükümet olduğu ülkede ,çöpten aileyi bakma adına kendini her türlü tehlikeye atan insanlar niye var? Ordu da bu tip garipleri bir avuç ihale ile son model jipleri ile geçerken gören secde yada meyhane adamlarının vicdanı sızlamıyormu?

             Sistemin kaymağını yiyenlerin az ama öz olduğu  ilimiz de de , doğu da bir avuç ,batı da bir avuç, anadolu da bir avuç, İstanbul  da avuç içi kadar sistem kaymakcıları var iken, sokaklar da ac insanların milyonlarca sayıya ulaşmasının utancı kime? Bana mı,sanamı   yoksa bu  sisteme mi?

          İnsanlar birbirine el uzatmaz,yerden kaldırmaz,zekatını vermez,fakire yardım etmez ise,orda müslümanlıktan ve insan olmaktan bahsetmek gülünç bir durum arz eder.Herkesin oğlu uşağı ;”fabrika,gemi,tavuk alacak,inşaat işi yapacak,ticarette baba torbili ile para kazana bilecek ,yalılarda oturabilecek,jet  skilerle fink atacak,devlet mallarını özelleştirebilecek” güçtemi? Bunların hangisini;”Hz Ebubekir,Ömer,  Ali, Osman  vede Peygamberlerimiz ve de sevgili peygamberimiz yapmış? Hanği yakını na bu servetleri hak etmediği halde torpille verdir miş?

       Aslında analarını ,babalarını   ,sakat kardeşleri ni  sokaklara atacak kadar katran kazan olmuş insan vicdanlarının yaşadığı bir yerde yazmamızın bile anlamı yok.Ordu da Huzur evi şuracıkta.Neler yatıyor devletin elinde bir bakın,neler…!Dün kömür kaçaklarını salanların bugün hastahane,yarın devlet binaları,öbür  gün yol,baraj,okul ihalelerini kimlere sunacaklarına Ordu lu şahit olsun.Hepside tüm ülkede ve gözler önünde oluyor.Tedaş kime gitti,soya kime itiliyor,fskobirlik için bu koşuşturma niye? Aslında bana ne de..

        Gözler görüyor fakat bunları hiçbir ağız söylemiyor.Niye acaba?

KİBİRLİ VE İKİ YÜZLÜ  İNSANLARI SEVMEM

       Ne o öyle.Yürürken dünyaları  ben yarattım tavırları, gülerken binbir surat haller. Yüzün üstüne takılmış rengarek maskeler.

 Bunlar, benzetmek gibi olmasında “bukelamun”  gibiler. Sevildiklerini sanırlar.

Pahallı  elbiseler, italyan ayakkkabılar,lüks arabaların içinde bir sevimsiz insan potresinde, iç benliğine esir olmuş, kibirli tipler.  Hiç sevmem.

    Aileden hali vakti iyi, asalet ten iyi terbiye almış, okumuş, iş hayatında yeri olan ama mütavazi insanlara bu sözlerim asla değil.

Bir de garibanlıktan gelmiş. Çalışmış,çabalamış ve büyük bir iş adamı olmuş, asla geçmişini unutmamışlara da değil.

Bu hiç yokten, ihale, mütahitlik, kömür, siyaset derken üç beş yolunu bulup ta  dününü unutan, eline geçen birkaç kuruşla ne oldum delisi olan tiplere sözüm.

     Onlar, önce evde ,sonra bulunduğu çevre de sonra da ortamların da bir başka olurlar.

Kasıntı, kendini bir şey sanan, ayağı yere basmayan, ensesi kalın , kravatlı ve gurursuz tipler.

 Onların maske ile örtükleri yüzlerine tükürsen bile diyecekleri tek şey; ” yarabbi şükür ”Çünkü cebleri kalın ama kendileri ise çok ufak insanlar.

Kimse tabutuna girmez.Sağlığın da parası için yanında dolaşan yalaka tipler , kötü olunca yanın dan en önce kaçanlar olur.

   Bilmem  bizim mahalleden  bu tipler çıkmadığı için fazla bilmem. Onlarla zaten bir arada olamam.  Bozarım. Kırarım.

Bu yüzden bülbüldereli olmak ayrıcalık diyorum ya. Zaten azlar, ama her yana domuz gribi gibi saran bu tipler yüzünden, insanlar için çalışan , onlara iş aş temin etme adına uğraşan iş adamlarımız da yanlış tanınıyor.

Bu kasıntı, kendini beğenmiş ve paralı cahiller nerde olsa belli oluyor. Ne yapsın adamlar sonradan açılmış yayla çiçekleri  gibiler. Pahallı dış libaslar içinde , sevimsiz ve yalnız tipler.

Dedim ya hiç sevmem….

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.