UFK "TMO fındığı işlemesin"

UFK "TMO fındığı işlemesin"

Ulusal Fındık konseyi tarafından hazırlanan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ve fındıkla ilgili sektörel temsilcilere gönderilen 6 maddelik raporda TMO'nun...

Ulusal Fındık konseyi tarafından hazırlanan Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ve fındıkla ilgili sektörel temsilcilere gönderilen 6 maddelik raporda TMO'nun fındıkta sadece müdahale kuruluşu olarak görev alması gerektiği belirtildi.

Ulusal Fındık Konseyi (UFK)'nin Giresun'da yaptığı toplantının ardından hazırlanan ve başta Tarım Köy İşleri Bakanlığı ile sektörün diğer temsilcilerine gönderilen rapor kamuoyuna açıklandı.


6 maddeden oluşan raporun en önemli maddesini ise TMO tarafından alınan fındıkların yine aynı kuruluş tarafından işlenerek piyasaya sürülmesi oluşturdu. UFK Başkanı Sabahattin Aslantürk, “Fındık sektöründe 3 yıllık bir deneyim ve tecrübesi olan TMO 2008 mahsul yılında, öncelikle geçmiş yıllardan kalan eski fındıkların değerlendirilesi konusunda, ortaya net bir politika koyamamıştır.

Özellikle tanıtım amacı düşünülen işlenmiş fındığın satışı, dengeleri bozmuş ve haksız rekabete yol açmıştır. Bu ticaret anlayışı, piyasalarda kargaşaya neden olmuştur. TMO diğer tarımsal ürün müdahalelerinde yaptığı gibi görev tanımlamasına uygun olarak aldığı fındığın niteliğini değiştirmeden sadece kabuklu fındık olarak (regülâsyon ) gerektiğinde piyasa ihtiyacı dikkate alınarak satış yapmalı ve stok yönetmelidir” dedi.   Raporda üreticilerle ilgili olarak ise şu görüşlere yer verildi.  


“2008 yılı fındık sezonunda TMO tarafından 370.000 ton/ kabuklu fındık ortalama 4,5.TL fiyatla alınmış ise de, tüketimde yaklaşık 380.000 ton fındık da 2.5TL fiyatla alınıp satılmıştır. Burada ortaya çıkan büyük fiyat farkı, bölge fındık üreticileri arasında ayrım ve sosyal bir dengesizliğe neden olmuştur. Bu uygulamada özellikle küçük ölçekli üreticiler büyük ölçüde mağduriyet yaşamıştır. Ayrıca TMO alımları esnasında yaşanan bir dizi kargaşalar, bölgede çok büyük rahatsızlıklara neden olmuştur.


Yaşanan rahatsızlıkların ve kargaşaların ortadan kalkması, çiftçi refah ve mutluluğunu gözeten, sosyal dengeyi ortaya koyan yeni bir anlayışla yaklaşmak gerektiğini düşündüğümüzde ve ayrıca küçük ölçekli çiftçilerin korunmasının mutlak bir düşünce olduğunda birleştiğimizde serbest piyasa koşullarının bir an önce tesis edilmesi ile direk çiftçinin desteklenmesi ve bu destekleme esnasında mutlak suretle arazi eğimine göre hareket edilmesi ile mümkündür”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.