"Soykırım iddiları Anadolu'da gözü olanların işi"

"Soykırım iddiları Anadolu'da gözü olanların işi"

Giresun Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Osman Metin Öztürk, "Pontus sorunu veya soykırım iddiaları, Anadolu'da gözü olan devletlerin tarihi gerçekleri saptırarak ve bilim adamlarını istismar ederek kendi emelleri istikametinde kullanmak istediği bir konudur

Giresun Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Osman Metin Öztürk, "Pontus sorunu veya soykırım iddiaları, Anadolu'da gözü olan devletlerin tarihi gerçekleri saptırarak ve bilim adamlarını istismar ederek kendi emelleri istikametinde kullanmak istediği bir konudur" dedi.


Prof.Dr. Öztürk, yaptığı açıklamada, Avustralya'da bulunan Güney Avustralya Göç Müzesi bünyesinde geçen ay Pontus Soykırımı'ndan söz eden bir plaketin açılışının yapıldığını hatırlattı. Öztürk, 1918 yılında imzalanan Mondros Ateşkes Anlaşması sonrasında Rum çetelerinin silahlı faaliyetlerinin Anadolu'da düzeni bozduğunu, can ve mal güvenliğini ciddi şekilde tehdit ettiğini ve bunun için tedbirler alındığını, yakın tarihe objektif olarak yaklaşan herkes tarafından bilindiğine dikkat çekti.

Prof. Dr. Öztürk, Pontus sorunu ve soykırım iddialarının tarihi ve bilimsel temele dayanmayan, Anadolu'da gözü olan devletlerin tarihsel gerçekleri saptırarak ve bilim adamlarını istismar ederek kendi emelleri istikametinde kullanmak istediği bir konu olduğunu söyledi.

Dile getirilen sorunun ve iddiaların tarihi gerçeklerle hiçbir ilgisi olmadığını belirten Öztürk, şöyle konuştu: "Trabzon Rum Ortodoks Cemaati'nin, Trabzon'da yayınlanan İstikbal Gazetesi'nin 18 Şubat 1921 tarihli nüshasında yer alan, 'Kendi haklarını müdafaa ederken, bizim hukukumuzu da müdafaa ettiklerine inandığımız Türklerle ebedi surette dost ve kardeş kalmak, bugün de, yarın da, bizim için ebedi ilkedir' beyanatı bunun en güzel örneğidir."


Türkiye ve Türkler'in, tarihi ile barışık bir ülke ve ulus olduğunu dile getiren Öztürk, şunları söyledi: "Ülke ve ulus olarak, veremeyeceğimiz bir hesabımız ve utanç duyacağımız bir geçmişimiz yok. Türklerin tarihi, kendisine yapılan kötülükler ve haksızlıklar karşısında sergilenmiş, asil, insancıl ve saygıya değer davranışlarla doludur. Çanakkale Savaşı, bunun en iyi bilinen örneği. Türkler, binlerce mil uzaktan gelip Çanakkale'yi ve Anadolu'yu işgale kalkışan Anzaklara, 'burada ne işiniz var' dememiş,


Anzaklara savaş sonrasında dostça yaklaşmış ve kucaklamıştır."
Kötülük yaratıcısı, kötülük abartıcısı ve kötülük aydınlatıcısı olanların, iyilik ve güzellik yaratıcısı olamayacaklarını herkesin görmesi gerektiğini anlatan Öztürk, sözlerini şöyle tamamladı: "Daha barışçı ve yaşanabilir bir dünya istiyorsak, bizlerin iyi ve güzel şeylerin peşinde olması gerekir. Karadeniz'in en güzel kıyılarına sahip Giresun'da kurulu Giresun Üniversitesi, barışın egemen olduğu bir dünya ortaya çıkarmak için sizleri, insanları birbirine yaklaştırmaya, iyiyi ve güzeli aydınlatmaya davet ediyor."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.