Enis Ayar'dan Vali ve Rektöre mektup: 80 yılı geride bırakmış ihtiyar bir Ordu aşığı olarak bir dileğim var sizlerden

Enis Ayar'dan Vali ve Rektöre mektup: 80 yılı geride bırakmış ihtiyar bir Ordu aşığı olarak bir dileğim var sizlerden

80 yılı geride bırakmış ihtiyar bir Ordu aşığı olarak bir dileğim var sizlerden. Tarih boyunca 22 medeniyete ev sahipliği yapan Karadeniz Bölgesinde ilk arkeolojik kazı 2010 yılında bu kadim kentte başladı. Tüm haşmetiyle Ordu Kurul Kalesi ortaya çıkarıl

Enis Ayar'dan Vali ve Rektöre mektup:

80 yılı geride bırakmış ihtiyar bir Ordu aşığı olarak bir dileğim var sizlerden

Öncelikle kentimize hoş geldiniz diyor, yeni görevinizde başarılar diliyorum. Tespih taneleri gibi Karadeniz’in kıyısına dizilen illerden biri olsa da, aslında biraz farklıdır Ordu. Mor bir inci tanesi gibi parlar, ışık saçar çevresine.

Oysa bahtı kara, talihi kör, kaderi hüzünlüdür Ordu’nun. Külkedisi kadar sabırlı, Külkedisi kadar güzel, ama Külkedisi kadar yoksuldur bu kent. TÜİK verilerine göre, 4 bin 841 dolarlık kişi başına gelirle, en fakir ilidir Karadeniz’in.

Yoksul ama gururludur Ordu halkı.

Kentinin tarihi dokusuna, çevresine, doğal güzelliğine sahip çıkar. Gerektiğinde on binlere dönüşüp dökülür yollara. Onlar mor incisine sahip çıktıkları için, Karadeniz bölgesinde sahilinden otoban geçmeyen tek ildir Ordu.

Karadeniz’in lacivert sularını bir gelin kaşı edasıyla kucaklayan sahilinden otoban geçmesine razı olmayan on bini aşkın Ordulunun, gürültüsüz, kırmadan, dökmeden, yakmadan, yıkmadan hayata geçirdiği miting sayesinde otobanın güzergâhı değişmiş, sahili korunmuştur Ordu’nun.

80 yılı geride bırakmış ihtiyar bir Ordu aşığı olarak bir dileğim var sizlerden. Tarih boyunca 22 medeniyete ev sahipliği yapan Karadeniz Bölgesinde ilk arkeolojik kazı 2010 yılında bu kadim kentte başladı. Tüm haşmetiyle Ordu Kurul Kalesi ortaya çıkarıldı. Kalenin kapısında mermerden yapılmış Tanrıça Kibele’nin 2100 yıllık heykeli çıkarıldı. Heykelle birlikte 2 bini aşkın esere de ulaşıldı ve Kurul Kalesi, Karadeniz’de en çok ziyaret edilen antik yerleşimlerden bir haline geldi. Üstelik konunun uzmanlar kazının, Fatsa Cıngırt Kalesi, Ünye Kalesi, İkizce Gencer Kalesi’ni de kapsayacak şekilde genişleyeceğini belirterek bu çalışmanın uzun yıllar süreceğini belirtmektedir.

Hal böyle iken, tarihi kalenin ırmağa bakan yüzünde açılan taş ocağı (Kurul Kalesi Arkeolojik Sit Alanı’ sınırında) hem kaleyi heyelan tehlikesiyle karşı karşıya bırakmakta hem de bilirkişilerin de dikkat çektiği gibi kaya mezarların ve doğal dokunun bozulmasına neden olmaktadır.

Tarihi kalenin tehlike altında olmasına, 2017 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın itirazı ile Danıştay’ın, Ordu İdare Mahkemesi’nin daha önce taşocağı açılmasını uygun bulan kararını iptal etmesine ve yasal dayanaktan yoksun kalmasına rağmen taşocağının hâlâ faaliyetine devam ediyor olması düşündürücüdür.

Diğer düşündürücü olan ise, Ordu Müzesi ve asıl karşı çıkması gereken Kurul Kalesi Bilimsel kazı heyetinin taşocağıyla ilgili hiçbir girişimde bulunmamasıdır. Yaşlı yüreğimin, tarihi kalenin eteklerini dümdüz eden taş ocağının patlattığı dinamitlere daha fazla dayanamadığını bilmenizi istiyorum.

Sayın Vali,

Sırf taş elde etmek için 2100 yıllık paha biçilmez tarihi eserlerin yok edilmesine gönlüm razı olmuyor. Ordu aşığı 80’lik bir ihtiyar olarak bu yıkımın bir an önce durması için gerekli girişimlerde bulunmanızı istiyorum.

Nice valiler gelip geçti bu güzelim kentten. Kimi derdini dert edinip, daha da güzelleştirdi bu kadim kenti, kimi ise etliye sütlüye karışmaksızın iz bırakmadan veda etti Ordu’ya.

2100 yıllık geçmişin izleri bir bir ortaya çıkıyor artık. Torunlarımızdan ödünç aldığımız bu tarihi eserlerle geleceğini aydınlatamaz mıyız bu yoksul kentin. Açılacak bir arkeoloji müzesi ışıl ışıl yapmaz mı, mor ışıklar saçan Karadeniz’in mor incisi Ordu’yu? Üstelik yapılacak müze için kazı alanının bitişiğinde 3500 metrekarelik bir alan hibe edilmişken.

ODÜ Rektörü Sayın Orhan Baş; Kurul Kalesi kazılarının yıllarca daha devam edeceğini dikkate aldığımızda, ODÜ bünyesinde bir arkeoloji bölümü açılması sizce de büyük katkı sağlamaz mı bu çalışmalara? Bu konuda gerekli girişimlerde bulunacağınız düşüncesiyle şimdiden teşekkür ediyorum… Çünkü bir anlam veremiyorum bu devasa çelişkilere:

Hibe edilen alan var müze yok! Üniversite var… Uzun yıllar sürecek kazı alanları var ama arkeoloji bölümü yok! Topraktan fışkıran tarihi eserler var, koruyan yok! Bir türlü anlam veremiyorum bu çelişkilere…

Sayın Vali, Sayın Rektör; tekrar hoş geldiniz diyor, yeni görevinizde başarılar diliyorum. Ordu için attığınız her olumlu adımda tüm Orduluların gönlünde taht kuracağınızı bir kez daha bilmenizi istiyorum.

Saygılarımla…

Enis AYAR

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.