En zor iş: "İşsizlik"

En zor iş: "İşsizlik"

Birleşmiş Milletler’in, “Türkiye’de Gençlik” konulu çalışma raporu açıklandı. En çok işsizi olan 10. ülkeyiz.Ne şeref !!!

Birleşmiş Milletler"in, “Türkiye"de Gençlik” konulu çalışma raporu açıklandı.

En çok işsizi olan 10. ülkeyiz.Ne şeref !!!

Üstelik, teknolojiyi de aslanlar gibi kullanıyoruz ya…buna rağmen…

21 milyon, 15 yaşın altında gencimiz var…

Genciz biz…delikanlı…aktif…dinamik…heyecanlı…hani şu reklamlar misali…

12- 24 yaş arası 12 milyon gencimiz var.Bunun %30"u öğrenci, %30"u çalışıyor (Hangi koşullarda çalıştığı hiç mühim değil… çalışıyor ya ona bak sen…) geriye kalan %40"ı ise kayıp, diğer bir tanımıyla “görünmez gençlik”.

Sayın Başbakan, milletimize 3 çocuk çağrısı yapadursun…biz de sormadan edemiyoruz…”Nerde bu gençlik?”diye.

Ülkemizde 650.000 engelli gencimiz var…2,5 milyon kız çocuğu evde oturuyor…Ne okulda ne de işte…

İthalata dayalı büyüme modelini benimsemiş bir ekonomik programımız var…Yani?...Yani bu demektir ki, bizim gençlerimize değil, el alemin gençlerine iş…Bize mal satan, bizim ithal mal aldığımız ülkelerin gençlerine iş…Ohhh…Hocam suyundan da koy !!!

Türkiye"de kapsamlı bir “Gençlik Politikası “ ne kadar acıdır ki yok.Üstelik de daha da acı olanı, 13 Bakanlık, 23 Sosyal Kurum, Türkiye"de gençlikle ilgileniyor gözüktüğü halde.Ve bütün bu ilgili ve yetkili kurumların, kendi iç işleyişlerinde “gençliği tanımlamaları bile farklı !!! “.

Yukarıda söz konusu ettiğimiz 12-24 yaş arası 12 milyon genç nüfus, Avrupa ülkelerinin her birinin nüfuslarından fazla…düşünebiliyor musunuz?



Sadece işsizlik değil, insani gelişme bazında gençlerimize çeşitli seçenekler sunmak gerekiyor…eksiklikler var.

Bu kadar işsiz, bu kadar eğitimsiz koca bir genç nüfus gelecekte ne olacak ? Hiçbir planlama yapılmıyor.

Reel sektör eleman bulamıyor.Eleman yetiştirilirken sektörle bağlantı kurulamıyor.Üniversiteler ve meslek liselerinin sektörel dağılımı hakkında ulusal bazda bir planlama yok.Örneğin 2023"de hangi sektör ne durumda olacak planlanmamış.



Sürekli ürettiğiniz meslek grubu ile ihtiyaç arasında bir koordinasyon olmadığı için, sonuçta kaos yaşanıyor.

Ancak, söz konusu planlama şimdi başlasa, 5 yıl sonra sonuçlarını almaya başlamak da mümkün.


Ancak memleketin her yerine dev gibi binalar dikip, üzerlerine “Avrupa"nın en büyük bilmem ne mağazası”… “Orta Doğu ve Balkanlar"ın en büyük bilmem ne alış veriş merkezi” gibi gurur tablomuz olan “Tüketim Kaleleri”ni oluştururken Avrupa, bütün bunları bizim ülkemizde, gayet hesaplı kitaplı, planlı programlı bir şekilde oluşturuyor.

Çünkü biz bu genç dinamik kanı kaynayan nüfusumuzla, Avrupa Birliği ülkeleri için, ağızları sulandıran çok ciddi bir pazar durumundayız.Ve buna yönelik olarak da televizyon programlarıyla, reklamlarla, filmlerle, dizilerle, programlarla sürekli çılgınca bir tüketim fikri pompalanıyor…Marka aşılamaları, teknolojik ilerlemeler, bilgisayarlar, cep telefonları bu işsiz gençliği devamlı tüketime teşvik ettikçe, ülkede bunalımlar, isyanlar, sokaklara dökülen halk kitleleri… mutsuz gençlik… sağlıksız gençlik… işsiz gençlik… gündüz programlarına bol bol malzeme olup çıktı.



İşte böyle 3 çocuk nidaları teşvik gören nüfus artışı, sonuç olarak, sosyal siyasi anlamda kontrolsüzlüğü de beraberinde getirecektir.Ne de olsa “Kontrolsüz güç güç değildir !!!” …)))



Çok doğru…İşte bu kontrolsüz güç (genç nüfus) zaman içinde sizden, yol, su, elektrik, eğitim, sağlık, iş, aş ve daha neler neler isteyecek , ve de bulamayınca da raydan çıkıp tehdide dönüşebilecektir.Ki zaten buna çok hazır bir coğrafyada ve sosyal yapıdayız.


Türkiye"de “adi suçlarda” patlama var…İşsizlik var…Beyin göçü var…Siyasi istikrarsızlık var…Parti kapatma davaları var…Meydanlarda işçi yürüyüşleri var…Esnaf perişan…Emekli perişan…Üretici inliyor…Gelir dağılımı gayri adil…E daha ne olacaktı?...Hepsi demokrasinin birer gereği değil mi?...)))



Siyasetin finansmanını parası olanlar yapıyor…Yerli olur yabancı sermaye olur…hepsi kabulümüz…Parası olan kuralı koyar birader…Demokrasi aşındırılmış kimin umurunda !!!

Çocukluğumda beri dükkanlarda görürüm, “Bugün ALLAH için ne yaptın?” gibi bir takım ibareler…

Şimdi bu milletin duyarlı siyasetçilerinin de kendilerine şu soruyu (sorulacak pek çok sorunun yanında tabii ) sormalarının zamanıdır: “Bu gün bu milletin kaç gencine iş buldum?...Bu gün ülkemde kaç iş yeri açıldı?

Kaç çocuk eline ekmek alarak sevinç içinde evine gitti? “

Ülkemizde, derhal bir “Gençlik Politikası” oluşturulmalıdır.

Kalkınmamıza temel olacak potansiyel iş gücü de, sermaye gücü de, akıl gücü de, iman gücü de azim de gençlerimizin taşıdığı asil kanda mevcuttur.(Aziz ruhun şad olsun ATA"m.)

Yeter ki sahip çıkalım…Gençlerimize saygı duyalım…Gençlerimize sevgi duyalım…Onları kaybetmeye hakkımız yok…Bundan önce kaybettiğimiz nice kuşakların feryat dolu şarkıları adına…Bakışları acı dolu gençler görmek istemiyoruz…Onlara bir çift lafa üç gün gülmek yakışır…

Dr.PINAR ALTINOK

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.