YILLARIN GETİRDİĞİ YERDEYİM 2

YILLARIN GETİRDİĞİ YERDEYİM 2

bülbül deremizde teneke kayıklarımızı yüzdürmeyi,dere kenarında küçük lastik topla futbol oynamayı ara sırada Nezir Alinin bahçesine giripte mandalina ve portakal almayı,sonrada evden bir yağlı ekmek le üzerinede şeker ekip doğruca Ahmet Cemalin düzünde k

YILLARIN GETİRDİĞİ YERDEYİM  (2)

Zaten her dertlendiğimde ya çizerim ya da bol bol yazarım.. Bilmiyorum. Bugün için bir çok gerçek dosta sahip olan, menfeatsiz, riyasız sevilen kaç kişi bulabiliriz ?

Ben kendimi bu konuda şanslı sayıyorum.

 Etrafımda hakikaten bu konuda zenginde olsa fakirde olsa gerçek dostlarım var.

Bu çocuklarım için bir şans.Hiç olmazsa gideceğim her kapıda sayğı görmemin mükafatını bundan sonra onlar için kullanacağım.

Ben olmak kolay olmayan bir adımdır, bu adımı da yavaş ve sindirerek atacağım. Mutluyum. Bu mutluluğumun ebedi olmayacağını da biliyorum. Benden sonra evladımın bu yolu kirsiz ve tertemiz adımlarla yürümesi…

Bundan daha büyük zenginlik olurmu?

Arkanda bıraktığın yıllara ve sevdiklerine bırakacağın miras bu kadar güzel olunca, işte ben bunu kazanmak adına çok çile çektim diyor insan, onun için siz bunu gönül rahatlığı içinde kullanın diyeceğim. Benliğimi çocuklarım ve etrafımdaki güzel insanlara bir örnek olarak bırakarak…

Her zaman burnumun direklerini sızlatan , her geçtiğimde ise beni ağlatan, anılarımı bir bir yaşatan mahallemi ara sırada olsa özlüyorum.

Çevizi kırıpta özüne inmeyen hepsini kabuk sanar mantıgında olmadan, Orada çocuk olmayı, bülbül deremizde teneke kayıklarımızı yüzdürmeyi, dere kenarında küçük lastik topla futbol oynamayı ara sırada Nezir Alinin bahçesine giripte mandalina ve portakal almayı, sonrada evden bir yağlı ekmek le üzerinede şeker ekip doğruca Ahmet Cemalin düzünde kan ter içinde oynamayı. Kışın acıksak ta, eleklerle kuş avlamayı ve okulda olmayı..

Uzun zaman geçmiş.

Hatırlıyorumda Hamdi Kargı Turist otelin karşısında parkta şarkı söylerdi, giderdim oraya, amacımız kızlarla bakışmak yada tanışmak.Ne kavgalarımız olurdu.

Bazende lünaparkta güzel bir kız olursa onlarla tanışma adına iddalı yarışma içinde olurdum. Çok dik başlı ve yaramazdım, ama herzaman olğun, saygılı. Ezmeyi sevmesem de, ezenleride sevmedim.

Bunun için mücadele ettim.

Yılların getirdiği yerde , şunu da yazmak istiyorum , yıllarca sevgi içinde olacağım bir dost ile buluştum,adı Cemil di. Birgün o geldi ve bir kitapcı dükkanı açalım dedi, açtık , dostluğumuz 30 yıl aralıkız sürdü.

Asla verdiğini, hediyesini dönerek tekrar geriye alan kimselerden olmadık.

Ayrılmadık.

Doyuncaya kadar yeyipte, doyduktan sonra kusan ve tekrar onu yemeye başlayan köpeklere benzemedik.

Bu da bana çok şey kattı.

Bir çok insanı yakından tanıdım, onlarla oldum.

Hayatmda hiç denecek kadar içmedim ama bazı akşamlarda kabana da çok dostumu masasından alıp evine bıraktım.

Onlar la tatlı anılarımız oldu.

Hele Hamit, Erol sonra Fevzi, arap Kadir ağbi kim unutabilirki o günleri ve bana kazandırdığı hayat derslerini?

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum