AKP"nin tekrir-i müzakere ile milletvekillerinin sosyal güvenlik haklarının yeniden görüşülme önergesine CHP karşı çıkınca önerge kabul edilmemiş.

Ancak; gazeteciler, balık adamlar ve madenciler gibi bazı meslek sahiplerinin, gerçekten hakkı olan yıpranma payı da bu arada güme gitmiş.

Anlayacağınız, böylece kurunun yanında yaş da yanmış…


Her fırsatta hükümeti eleştiren bağımsız milletvekili Kamer Genç"i provokatörlük yapıyor diye AKP milletvekilleri, tekme tokat dövmeye kalkmışlar.Ancak, araya giren CHP ve MHP milletvekillerinin gayretiyle vahim bir olay önlemiş.

Her ne olursa olsun, Meclis çatısı altında milletin vekilini dövmek bir demokrasi ayıbıdır.

Başbakan Erdoğan bu olayla ilgili olarak, “Benim milletvekillerim şiddet uygulamaz. O kişinin her davranışı şiddet” demiş.

Buna da şükür ! “Dayak cennetten çıkmadır” veyahut “Çiçek sulamışlardır.” da diyebilirdi (!)

Kamer Genç, Mecliste partisi olmayan yalnız ve bağımsız bir milletvekilidir. Ne türlü konuşursa konuşsun, şiddet uygulanmadan kendisine uygarca ve sözlü olarak yanıt verilmeliydi.

Bağımsız ve tek başına olan bir kişiye karşı uygulanan bu şiddet olayı, insana şu meşhur halk sözünü hatırlatıyor:

“Gücü, gücü yetene demişler kocakarı da kediyi dövmüş”



İngilizce Öğretmeni bir bayan kocasını 300 erkekle aldattığını itiraf etmiş. Öğretmenlik gibi kutsal bir mesleğin böyle biriyle birlikte anılmasının çok üzücü bir durum olması bir yana, hanımefendi(!) Bir de kocasından tazminat talep ediyormuş.

Haberi yok galiba ,Sosyal Güvenlik Yasasında yapılan son düzenlemeyle tüm mesleklerde yıpranma payı ile birlikte tazminatı da kalktı.


Balıkesir eski Milletvekili Turhan Çömez"in İhraç kararının ardından AKP yönetimi şimdi de eski Milletvekilimiz Hamit Taşçı"yı, partiyi küçük düşürücü beyanlarda bulunduğu gerekçesiyle “kesin ihraç” istemiyle Disiplin Kurulu"na sevk etmiş.

Taşçı ise, Yargıtay"dan hiçbir partiye üye olmadığına dair belge aldığını, AKP"nin sadece “gönül üyesi” olduğunu belirterek “ Demek ki gönül üyelerine bile soruşturma açıyorlar” demiş.

Niye açmasınlar ki, madem gönül üyesiyseniz , o zaman gönülden de ihraç olursunuz.


Romanya"daki köyünde çobanlık yapan Costel Busuioc, daha çok para kazanmak için İspanya"ya gidiyor ve inşaatlarda çalışırken bir şarkı yarışmasını kazanarak albüm anlaşması yapıyor.

Şimdi ise İspanya"nın en çok aranan opera sanatçılarından biri olmuş.

Demek ki her çoban , sadece kaval çalıp, koyun gütmüyor.

Ne dersin Aysun Kayacı ?


Kültür ve Turizm Bakanı sayın Ertuğrul Günay, Dünya Miras Alanları Değerlendirme Çalışmaları sırasında protestocu bir kişiyi, “Derdini söylemeyen derman bulamaz” diyerek dinlemiş.

Bu takdire şayan bir yaklaşım… Ancak sayın bakan,derdini söylemeye fırsat bulamayan bazı hemşerileri için ne düşünmekte acaba ?