ORDEF
İstanbul"daki ORDEF (Ordulular Dernekleri Federasyonu) Başkanı Salih Ziya Cörüt, yerel basından takip ettiğim kadarıyla, İstanbul"daki Ordulular arasında; sosyal, kültürel ve siyasi dayanışmayı tesis etmeye gönül vermiş has bir Ordulu…

Son yaptığı açıklamada İstanbul"da 850 bin Ordulunun yaşadığını, bunun 400 bininin seçmen durumunda olduğunu belirtiyor,
Ancak ne var ki, bu oy potansiyeline rağmen yerel seçimlerde MHP"den başka hiçbir partinin Ordululara teveccüh göstermediğini ifade ediyor.

Bu da bize gösteriyor ki, “kemiyet önemli değil, keyfiyet önemlidir.”
Siz ne kadar çoğunlukta olursanız olun; aranızda birlik ve dayanışmayı sağlayamıyorsanız bir yerlere varamazsınız ve hiçbir şey elde edemezsiniz.

Başka illerin vatandaşların , hemşerilik birlik ve dayanışmasıyla neler elde ettiklerini geveler durursunuz

İstanbul öyle de, Başkent Ankara farklı mı ?

 Buradaki milletvekilleri ve bakanlarımız, Orduluları temsil eden, tek sivil toplum örgütü Ordu İli Kültür ve Kalkınma Vakfına acaba hiç destek oluyorlar mı ?

Maalesef, “Gölge etmesinler başka ihsan istemeyiz” dedirtecek derecede ilgisizler.

Vakfın, yılda bir defa olsun Orduluları bir araya getirmek amacıyla düzenlediği Geleneksel Ordu Gecelerinde bile ne yazık ki bir milletvekilimizi dahi göremiyoruz.

Yakında, “ Orduluyum Ordulu Allah"ın garip kulu” diye bir türkü türerse şaşmayalım

****************

Ankara"daki Ordu İli Kültür ve Kalkınma Vakfının lokalinde, aralarında Gülyalılı (Ebulhayırlı) birkaç dostumuzun da bulunduğu arkadaşlarla sohbet ediyorduk.

Söz döndü dolaştı, Ordu"daki yerel seçimlere geldi.

Arkadaşların çoğu, vakıf binasının satışı ile ilgili İl Genel Meclisi kararında etkili olan AKP"li üyelere tepkiliydiler.

Bu yerel seçimlerde, İl Genel Meclisine daha soysal görüşlü üyelerin seçilmesi yolundaki düşüncelerini dile getiriyorlardı.

Bu konuda bilhassa CHP"in İl Genel Meclisine daha çok üye sokmasının yerinde olacağı konuşuluyordu ki, Gülyalılı arkadaşlardan biri, Milletvekili Rahmi Güner' in bu hususu pek önemsemediği belirtti

Söylediğine bakılırsa Rahmi Bey, Partisinin İl Meclisi üyeliği adaylarını belirlerken tabanın sesine hiç kulak vermiyormuş.

Ben, Rahmi Güner"in, lise yıllarından arkadaşım olduğunu, demokrasi kurallarından asla ödün vermeyeceği söyleyip itiraz edecek oldum, bu defa çok sevdiğim ve takdir ettiğim, tam bir Gülyalı aşığı ve sosyal demokrat görüşlü olan ancak, halen kamu görevlisi olduğundan adını vermeyeceğim bir arkadaşım, “Benim ağabeyim,Milli Eğitimden emekli… Gülyalı ve köylerinde herkes tarafından sevilen biri, Gülyalı halkı onun bu seçimlerde, CHP"den İl Genel Meclisi üyeliği için aday olmasını istiyordu. Bu isteklerini il teşkilatına ilettikleri halde hiç dikkate alınmadı.

Onun yerine kendi köyünde bile tanınmayan birini tercih ettiler.

Bu tercih, Rahmi Beyin Genel Merkeze yaptığı tavsiye sonucunda olmuş” dedi

Bir başkası söylese pek inanmazdım ama bu arkadaş, uzun yıllardır tanıdığım ve son derece güvendiğim, tabir caizse, has bir uşaktı; öyle duygusal düşünecek biri de değildi…

Rahmi Beyden, eski bir arkadaşı olarak bu konuyu demokrasi ve halkçılık adına tekrar irdelemesini rica etsem bana, “İşine bak” der mi bilemiyorum….
Vallahi derse de ben de ona,
Ele verip talkını,
Dinlemezsen halkını;
Seçim günü gelince,
Yutamazsın salkımı
Dersem gücenmez herhalde…