AK Parti Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, kriz söylentileri sayesinde bütün ürünlerde büyük düşüş olduğunu söyledi.

İktidar milletvekili konuyu birazcık daha uzatsa neredeyse kriz Türkiye'ye yaradı diyecek. Vekil Fatsa'ya krizin Türkiye'ye etkilerini birde malları elinde kalan ve yok pahasına satıp işyerinin kepengini çeken esnafa, fındık parasından da umduğunu bulamayan ve seneyi borç alarak geçirmek zorunda kalan üreticiye sormasını tavsiye ediyoruz.

Eyüp Fatsa'nın açıklamasının devamı şöyle;

Ekonomik kriz nedeniyle hükümet tarafından esnafa kredi verildiğini belirten Milletvekili Fatsa, "Maliye Bakanımız iş yerlerine işçi çıkartmamaları için para vereceğim, dedi. 2001 krizini herkes yaşadı, dolar 1.6 TL'ye çıktı.

Çıkabileceği en yüksek yer bu rakamdır. Halbuki biz bu doları 6 yıl önce 1.8 TL'den aldık. Zaten dolar 1.2 ila 1.5 TL arasında gidip geliyordu. Sonuç itibariyle döviz yükselebileceği en yükseğe çıktı. Merkez Bankası sürekli faiz indiriyor. Sabit gelirliler için söylüyorum.

 Bütün ürünler maliyetine düştü. Her şey yarı fiyatına düştü. İlaç sektöründe, sanayide ve tekstil sektöründe fiyatlar fırlamıştı. Şöyle bir benzetme yapacak olursak, kriz başladığı yerde ağaçları binaları yıkıyor, ulaştığı yerde de bizde olduğu gibi camları çerçeveleri yıkıyor. Bize krizin etkisi elbette ki var. Dünyanın en saygın finans kuruluşları yatırım için sermaye için en emniyetli yerin Türkiye olduğunu söylüyor. Çünkü bizim finans sektörümüzde bir problemimiz yok" dedi.

"HEPİMİZ BİR TEMİZ ELLER SORUŞTURMASI YÜRÜTEBİLİRİZ"
Bölgede TMO'ya yapılan eleştiriler konusunda da Fatsa, şunları söyledi:
"FİSKOBİRLİK eskiden hangi şartlarda fındık alıyorsa, TMO'da aynı şartlarda alıyor, hatta daha da kolaylaştırarak alıyor. TMO'da nem oranını 5'ti, 6'ya ben çıkarttım. Fındıkta rutubet çok kötü bir şey. Bu bir tencere çorbaya bir damla zehir koymaya benzer. Eskiden randıman kırılıyordu. Fındık yaş, diye geri gönderiliyordu. TMO'daki şimdi kurallar eskiden neyse o. Herkes TMO'daki çalışan kişinin kötü niyetini sorguluyor. Kötü niyetli insanlar yok mudur, vardır, olabilir. Biraz da kendi dürüstlüğümüzü
sorgulayalım biz ne kadar dürüst davranıyoruz. Üretici, tüccar TMO'ya fındık veriyor, diyor. İyi de tüccarın bu kadar fındığı yok. Bu kadar çiftçi belgesi de yok. Tüccar çiftçi belgesini korsan da bastırmıyor. Sen hem üretici olarak çiftçi belgesini tüccara veriyorsun hem de arkasından bağırıyorsun. Kim olursa olsun yanlış yapanı himaye etmeyeceksin. Temiz eller sadece savcının yürüttüğü bir şekil olmaması lazım.

Hepimiz bir temiz eller soruşturması yürütebiliriz. Haksız kazanç elde eden istismar eden, alın teri emeğinin karşılığını alamayan herkese karşı vatandaşın duyarlı olması lazım. TMO çalışanlarına bizim teşekkür etmemiz lazım. TMO çalışanları Türkiye'nin her tarafından bölgeye geliyor, çalışıyor.

TMO, geçen dönem 300'e yakın personeline direkt kendisi soruşturma açtı. Sen eğer yanlış yapan insanla ilgili yasal prosedürü işletiyorsan sorumlular gereğini yapıyor. Ama sen suçluyu korursan, bana ne, dersen o zaman suç işleyen insanı sadece cesaretlendirmiş olursun" diye konuştu.