AKP hükümeti tarafından 12 kez değiştirilen ihale yasası yeniden değiştiriliyor. Konu ile ilgili olarak, Milliyet Gazetesi yazarı Melih Aşık' ın köşe yazısını OrduKent Gazetesi okuyucuları için yayınlıyoruz.

İhale dersleri!

Melih AŞIK

İhale yasası 2002 yılından bu yana 13. kez değişiyor...
Amacın ne olduğunu İnşaat Mühendisleri Odası şöyle ayrıntılıyor:
- AKP Hükümeti, kamu ihalelerine belirli sermaye kesimlerinin ve yandaşlarının dışında kimsenin girmesini istememektedir.
- Yeni yasa ile AKP"nin yandaşı olmayan şirketlerin ihaleye davet edilmemesi mümkün olabileceği gibi idarece hazırlanan davetli listesine itiraz dahi edilemeyecektir. Harçların yüksek tutulması nedeniyle, itiraz da mümkün olamayacaktır.
- Kamuca  yaptırılacak işlerin ihalesiz verilmesinin önü açılacaktır.
Ayrıca yeni yasa tasarısında çok ilginç bir madde ile...
“Kurul üyelerine, ücretli ders veya konferans verebilmeleri olanağı” da tanınmaktadır...
Bu nedir derseniz? Anlaşılmıyor mu? İhaleye girecek şirket Kurul üyelerine ders veya konferans verdirecek, karşılığında rüşvet, pardon ders ücreti toka edecek... Böylece masa altı trafiği yasallaşacak... Rüşvet ortadan kaldırılacak!

 Erdoğan, verdikleri kredileri vadesinden önce geri isteyen bankalara çatmış.
Normal.. Malum, damadının yönetici olduğu şirket kamu bankalarından 750 milyar dolar kredi almıştı...

* Erdoğan geçmişte sucukçuluk yapmış.
Kadere bakın... Başbakanlık"ta sucuk...
Cumhurbaşkanlığında pastırma kökenli büyüklerimiz oturuyor...
Haldun Ertem

Ömer Onur Bey!
Bursa"nın Şehitler köyünde bir sağlık evine ihtiyaç vardı. Devlet yıllardır oralı olmuyordu. CHP Bursa Milletvekili Onur Öymen, Şehitler köyüne “Öymen ailesi” adına bir sağlık evi yaptırdı. Açılış güzel ve samimi geçti. Ancak takdimi yapan hanım her Onur Öymen adı geçtiğinde bu ismi “Ömer Onur Öymen” diye telaffuz ediyordu. Törenden sonra köy sakinleri Onur Öymen"den özür dilediler. Onur Bey da onları teselli etti:
- Ziyanı yok canım.. Ya “Ömer Onur Öymen” yerine “Recep Onur Öymen” gibi bir şey deseydi... Daha mı iyi olurdu?

CHP, çarşaflı kadınları partiye üye yapıyormuş...
Bu ülkede çarşafı, türbanı kullanmadan iktidar olunamayacağını sonunda anladılar demek ki!
Y. H. Önder

Youtube
Youtube"a erişim mahkeme kararıyla yasak. Aylardır girilmiyor. Hindistan yolundaki sohbette gazeteciler Başbakan"a “Youtube"a girilmiyor"" diye şikayette bulununca şu karşılığı alıyor: “Ben giriyorum, siz de girin""...
Bir süre önce bu sütunda yasaklı sitelere yan yollardan nasıl girileceğine ilişkin bilgi vermiştik. Başlıca işi bir takım sitelere erişim yasağı koydurmak olan zat, hakkımızda dava açtırdı. Bizi vatandaşı suç işlemeye teşvikle suçluyor... Görülüyor ki.. Başbakan da aynı suçun teşvikçisi! Tabii böyle bir suç varsa... Youtube gibi sitelere mahkeme kararıyla erişim engelleniyor ama yasaklanmıyor... Bu çağda yasaklanması da mümkün değil zaten...

Türkiye"deki Kobi ( 1 - 50 işçi çalıştıran firma) sayısı bir milyon adet... Bu firmalar Türkiye"deki istihdamın da yüzde 95"ini karşılıyor...
Bu bir milyon firmaya küresel mali kriz nedeni ile kamu bankaları aracılığı ile verilecek kredi tutarı, 220 milyon dolar...
Çalık Holding"e Sabah gazetesini alması için devlet bankasından verilen para 750 milyon dolar.
Süha Akıncı

"Güzel gelişme!"
Deniz Baykal dün CNN ekranında çarşaf konusundaki eleştirileri yanıtlıyordu:
“Bizim partimizde zaten pek çok başörtülü insan var... Kılık, kıyafetini kafasında bir siyasi simge olarak taşımıyorsa bize ters düşmez. Bu kadınlar, beni bu şekilde kabul edin diyor. Biz de, bacım, olur, memnuniyetle diyoruz. Bizi böyle ister misiniz, diye sorduklarında, kılık kıyafetini değiştir, öyle gel, diyemeyiz...”
Neymiş? CHP"de zaten pek çok başörtülü insan varmış... Bu kadınlar “beni böyle kabul edin” diyormuş.. Baykal ve arkadaşları da “olur bacım memnuniyetle” diyorlarmış...
Bunun tersinin olması mümkün değil zaten...
Biz bugüne dek türban ya da çarşafla CHP"ye üye olmak için başvuran bir hanımın geri çevrildiğini duymadık.
Böyle bir şey yokken çarşaflı bir hanıma rozet takarak üye kaydı yapmanın anlamı nedir?
Bu şovla verilmek istenen mesaj nedir?
Eğer bazılarını memnun etmek ise bu amaca varıldı.. Örneğin dinci basındaki yazarların etekleri zil çalıyor... Tayyip Erdoğan da memnununiyetini “Güzel gelişmeler oluyor” sözleriyle açığa vuruyor...
Gerçekten AKP için güzel gelişmeler bunlar!
Kamuya türban ve tesettürü sokmak için yıllardır uğraş veren AKP"nin eli hayli rahatlatıldı bu çarşaf şovuyla. Din sömürüsünde kullandığı araçlar meşrulaştırıldı. Türban savaşında bundan sonra kullanabileceği muazzam malzeme verildi.

-  CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, “Yozgat"ın çiçekleri” konulu basın toplantısı düzenleyeceğini açıklayınca AKP Yozgat Milletvekili Mehmet Çiçek telefonla aradı. Bu açıklamanın kendisiyle ilgisi olup olmayacağını sordu. Basın toplantısının Yozgat Belediyesi"nin 2 trilyonluk kuşkulu çiçek alımıyla ilgili olduğunu öğrenince rahatladı, “Vali Bey"e de haber vereyim o da merakta” dedi... Meğer valinin soyadı da “Çiçek” miş; Amir Çiçek...