Eğitim Sen, TBMM"deki bütçe görüşmeleri öncesinde yayınladığı raporla 2009 yılı eğitim ve yükseköğretim bütçesinin zorunlu ihtiyaçları bile karşılamaktan uzak olduğunu gözler önüne serdi.

Raporda sunulan veriler incelendiğinde 2009 MEB bütçesinin neredeyse tamamını zorunlu harcamaların oluşturduğu görülürken rapor, 2009 bütçesinin eğitimin niteliğini yükseltmek adına umut verici olmadığının altını çiziyor.

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası, MEB bütçesi raporunda AKP hükümetinin "eğitim sisteminde yaşanan temel sorunlar yerine rakamlar üzerinden hesaplamalar yaparak eğitim ve yükseköğretim bütçesini şekillendirmeye çalışmasını" eleştirerek eğitimin kamu kaynaklarıyla finanse edilmeyip bütçeden yeterli pay ayrılmayarak giderlerin tamamen yurttaşların üzerine yıkılmak istendiğini vurguladı. Raporda 2008 yılında 22,9 milyar YTL olan eğitim bütçesinin artan okul, derslik ve öğrenci sayısına rağmen 2009 yılı için 27 milyar 883 milyon 696 bin YTL olarak öngörüldüğü belirtilerek okullara yeterli ödeneğin ayrılmamasının okulların doğalgaz ve elektrik borçlarının velilere ödettirilmesiyle sonuçlandığı ifade edildi.

Raporda devletin "kamusal eğitim" politikasını terk ettiği ve eğitim sistemini kendi sorunlarıyla baş başa bıraktığı belirtildi ve şu veriler yer aldı:

• 2009 yılı için öngörülen Milli Gelir beklentisi 1 trilyon 111 milyar 438 milyon YTL, 2009 yılı Eğitim Bütçesi ise 27 milyar 883 milyon YTL"dir.

• 2009 MEB Bütçesi, 2009 GSYH"nin %2,8"ine tekabül etmektedir.

• MEB Bütçesinin %66"sını oluşturan 18 milyar 488 milyon YTL sadece personel giderleri için ayrılmıştır.


"Üniversitelerin piyasada faaliyet yürüten şirketlerden farkı kalmayacak"

Yükseköğrenime ayrılan bütçenin ise 8 milyar 772 milyon YTL olduğu ve bu rakamın GSYH"nın %0,79"una denk geldiğinin belirtildiği raporda yükseköğretim bütçesinin %52"sini (4 milyar 572 milyon YTL) personel harcamalarının oluşturduğuna da dikkat çekilerek şöyle denildi:

“Pek çok ilde bakkal dükkânı açar gibi “her ile bir üniversite” anlayışıyla yeni “üniversiteler” açan AKP hükümeti, yükseköğretim sisteminin ihtiyaç duyduğu kaynağı genel bütçeden karşılama noktasında oldukça “cimri” davranmaktadır. Üniversiteler kendi kaynaklarını yaratmaya yöneldiğinde öğretim kurumları olmaktan uzaklaşacak, piyasada faaliyet yürüten şirketlerden farkları kalmayacaktır.”
Sendika.org