DOĞA KORUMA VE MİLLİ PARKLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2027-2031 STRATEJİK PLANI DIŞ PAYDAŞ ANKETİÖNERİLERİM

Serhat ÇELEBİOĞLU

DOĞA KORUMA VE MİLLİ PARKLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 2027-2031 STRATEJİK PLANI DIŞ PAYDAŞ ANKETİ

ile ilgili olarak görüş ve önerilerimi CİMER yolu ile ilgili Bakanlığa ilettim. İşte o metin. Şimdi burada kota artırımı, takoz vs diyecek olan varsa peşinen söyleyelim yazdığımız metin içinde yer alan uluslar arası sözleşmeler ve kanunun ilgili maddelerinde zaten bu maddeleri içeren hükümler var. Dikkatle okumanızı istiyorum. Yorumu olan öneri niteliğinde yazabilir. Beğenmeyen emek verip bir zahmet kendisi hazırlasın. Bu şekli ile Paylaşıma evet ancak emek hırsızlılığı yapmak yok.

Bakanlığınızın ilgili Genel Müdürlüğü DKMP tarafından 2027–2031 Stratejik Planı kapsamında düzenlenen anketi okuduk. Anket hazırlanırken dahi paydaş olarak biz avcıların görüşlerinin alınmasına neden lüzum görülmediği, tüm camiamızda ciddi soru işaretleri bırakmıştır. Ancak paydaşı olduğumuz yaban hayatı ve avcılığın gelişimi açısından, anket yerine doğrudan tavsiye ve önerilerimiz aşağıda belirtilmiştir:

1. Avcılığın kültürel miras niteliği

Avcılık, Türkiye’nin köklü kültür mirasının ve kırsal yaşam geleneklerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Stratejik plan hazırlanırken avcılığın kültürel, geleneksel ve sürdürülebilir boyutu öncelikli olarak dikkate alınmalıdır.

2. Avcılar sahadaki en güçlü paydaştır

Avcılar; popülasyon takibi, kaçak avcılıkla mücadele, yaralı yaban hayvanlarının kurtarılması ve doğal yaşamın korunmasında aktif gönüllü saha gücüdür. Bu katkı, stratejik planlamada görünür ve ölçülebilir şekilde yer almalıdır.

3. Mevzuatın uygulanması ve 4915 sayılı Kanun

4915 sayılı kanuna dair sahadaki uygulamalarında ciddi farklılıklar bulunmaktadır. 4915 sayılı Kanun’da muğlak kalan maddeler, sürdürülebilir avcılığı destekleyecek şekilde avcı lehine yorumlanmalıdır. Tüm illeri kapsayan standart, bağlayıcı bir uygulama rehberi hazırlanmalıdır.

4. Yasakçı anlayış ile yapılan düzenlemelere son verilmelidir

Sürekli ÖÇK ilan edilen alanlar, kuşların göç güzergâhlarını tamamlamasının önünde engel oluşturmuş; türlerin ülke geneline doğal yayılımını sınırlandırır hâle gelmiştir.
ÖÇK alanlarında avlanmanın yasak olması, predator baskısının artmasına ve müdahalede geç kalınmasına yol açmaktadır.
Gelecekte yaşanacak muhtemel salgın hastalıklarda, yasayla korunan ya da ÖÇK ilan edilen alanlarda tüm türlerin toplu kaybı riski bulunmaktadır.
Halkalama raporları incelendiğinde bu sorun açık şekilde ortaya çıkmaktadır.
ÖÇK uygulamaları sürdürülebilir avcılığı engelleyen bir yasakçı politika görünümünden çıkarılmalı, bilimsel temelli şekilde yeniden ele alınmalıdır.

5. Göçmen kuşlar ve yerli tür dengesi

Göçmen kuşların kontrollü avı, yerli türler üzerindeki, özellikle keklik popülasyonundaki baskıyı azaltmaktadır. MAK kararlarıyla avına izin verilen göçmen türlerin avı limitler dâhilinde sürdürülebilir şekilde desteklenmeli ve tür yönetimi bilimsel verilere dayandırılmalıdır.

6. Bern Sözleşmesi’nin şerhli maddeleri

Bern Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından şerhli olarak kabul edilen bölümleri, ülkemiz avcılığının sürdürülebilirliği için bir imkân niteliği taşımaktadır. Bu maddeler ulusal mevzuata uygun şekilde işletilmeli ve stratejik planda avcılığın lehine değerlendirilmelidir.

7. Domuz ve angut popülasyonları yönetimi

Domuz ve angut popülasyonları, tarım ve ekosistem üzerinde giderek artan baskı oluşturmaktadır. Bu türlerin popülasyon yönetimi titizlikle ele alınmalı; avcıların sahadaki tecrübesi ve bilgisi popülasyon dengeleme çalışmalarında aktif şekilde kullanılmalıdır.

8. AVBİS ve Rezervasyon Sisteminin Yeniden Düzenlenmesi

Rezervasyon sistemi yalnızca yerel tür keklik avı için avlak bazlı olarak uygulanmalıdır.

Göçmen kuş türleri için il bazlı rezervasyon sistemine geçilmeli; böylece avcıların MAK kararlarıyla avına izin verilen tüm göçmen türleri, tarım zararlıları ve predatorleri limitler dâhilinde avlayabilmesi sağlanmalıdır.

AVBİS’in şehir bazlı işletilmesi, hem yönetim kolaylığı hem de sürdürülebilir yaban hayatı planlaması açısından daha işlevsel olacaktır.

9. Avcıların avlaklara giriş hakkı

Bazı bölgelerde köylü, çoban veya yerel kişiler tarafından avcıların avlaklara alınmaması hukuken kabul edilemez. Stratejik planda “avcıların yasal avlanma hakkının sahada kesintisiz uygulanması” somut hedef olarak yer almalıdır.

10. Sosyal medya ve yanlış bilgilendirmeye karşı kurumsal duruş

Bilimsel temeli olmayan sosyal medya içerikleri avcılık hakkında yanlış algılar oluşturmaktadır. Oysa ki, Genel müdürlüğünüz ve DKMP Av Yönetimi Daire Başkanlığı yıllardır avcılığı “hasat” olarak değerlendirmiş, hatta “Hasat” kelimesi slogan haline dönüşmüştür. DKMP’nin hızlı, bilim temelli ve şeffaf iletişim stratejisi ile kamuoyunu doğru bilgilendirmesi ve en önemli paydaşı olan yasal avcısına, katil, cani yakıştırması yapanlara karşı ciddi bir mücadele ve cezai işlem yapması gerekmektedir. DKMP Genel Müdürlüğü hem yaptığı işe, hem uygulamalarına hem yasal avcısına bu şekilde sahip çıkmalı, avcılık camiası içinde ki soru işaretlerini ortadan kaldırmalıdır.

11. Avcılığın iç turizme ekonomik katkısı

Avcıların iller arası hareketliliği, konaklama, yeme-içme, ekipman, ulaşım ve yöresel harcamalar üzerinden yılda 1 milyar doların üzerinde iç turizm hareketliliği sağlamaktadır.
Hizmet kalitesi artırıldığında bu rakamın 2 milyar doların üzerine çıkması mümkündür.
Avcılık, stratejik planda iç turizmin önemli bir ekonomik bileşeni ve kırsal kalkınma unsuru olarak tanımlanmalıdır.

12. Popülasyon verilerinin düzenli güncellenmesi ve şeffaflık

Popülasyon çalışmaları düzenli yapılmalı, kota ve sezon planlamaları bilimsel verilere dayanmalıdır. Veriye dayanmayan keyfi kısıtlamalardan kaçınılmalıdır.

13. Avcılıkla ilgili karar süreçleri ve paydaş yönetimi

Avcılıkla ilgili tüm kararlar yalnızca yasal avcı yapılarıyla ve resmî temsilcilerle alınmalıdır.

Aktif olmayan veya yasal dayanağı bulunmayan avcı grupları, oluşumları ya da WhatsApp grupları muhatap kabul edilmemelidir.

Doğrudan temin yoluyla ücretli projeler avcılık karşıtı STK’larla yapılmamalıdır.

Ulusal ve yerel düzeyde yasal statüde olan doğa/çevre örgütlerinin görüşleri yalnızca tavsiye niteliğinde değerlendirilmeli, bağlayıcı hâle getirilmemelidir.

Avcı dernekleri ve federasyonları ile DKMP arasında daimi bir koordinasyon komisyonu kurulmalıdır.

14. Avcı eğitimlerinin modernizasyonu

Avcılık etiği, güvenlik, yaban hayatı biyolojisi ve mevzuat eğitimleri güncellenmeli; çevrimiçi eğitim ve sınav altyapıları güçlendirilmelidir. Eğitimler, avcıların yasal hak ve sorumluluklarının anlaşılması açısından stratejik önem taşımaktadır.

Görüş ve önerilerimizi Bilgilerinize sunarız

Serhat Çelebioğlu
Elli İki Avcılar Kulübü Derneği

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.