Her yıl olduğu gibi açtılar ,mor,pembe renkleriyle İstanbul,un her yerinde özellikle boğazda erguvan şöleni başladı..Mor ,pembe renkleriyle inanılmaz bir manzara sergiliyorlar..

Nisan ayının ikinci haftasında açan ve mayıs ayının iki haftası devam eden bu muhteşem görsellik ,doğanın bizlere bahşettiği mucize güzelliklerden biri..Ana vatanı güney Avrupa ile batı Asya olan bu tek gövdeli ağaç ,Ülkemizde daha çok Ege ve Marmara bölgesinde yoğunlukla bulunmakta .

Bu günler de boğazda onların hakimiyeti başladı ,erguvanları seyretmek için insanlar ,denizden gezinti vapurları ile bütün İstanbul boğazını boydan boya gezip ,sürekli erguvanların resimlerini çekiyor,.Baklagiller familyasından,10 metreye kadar boylanabilen,tek gövdeli yaprak döken.,çalı görünümünde bir ağaççıktır.

Çiçekleri 1,5 cm.uzunluğunda kırmızı mor ve3 ila 6 tanesi birarada bulunur.Meyvesi legümen,fasulye biçiminde olup 7 ila 10 cm. uzunluğunda olan erguvanların anavatanı güney Avrupa ve batı Asyadır.

Tohum ve çelikle üretilen bu özel çiçekli erguvanların,tohumları kabuklarının sert olması sebebi ile çimlenme engeli olduğundan ,tohumlar önce 2 ,3 dakika sıcak suda ve daha sonrada 24 saat ılık suda bırakıldıktan sonra ilkbaharda ekilir. Çelikleme üretimi ise temmuz ve ağustos aylarında alınan yarı odunsu çeliklerle yapılır.

Erguvan yapraklarından önce baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte çiçek açan erguvan İstanbulun özellikle de İstanbul boğazını ,bahar aylarında kendine has mor rengine büründürür.Erguvan moru ,Bizans İmparatorluğu zamanında da ,İmparatorların kıyafetlerinde kullanılan bir renk olmuştur.

Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için bir zenginlik ve güç belirtisi olmuştur ,İmparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.Erguvan yüzyıllar boyunca Bursa şehrininde simgesi olmuştur.

Osmanlı sultanı Yıldırım Bayezit,in damadı Anadolu erenlerinden Emir sultan,ın her yıl erguvan açma mevsiminde Bursa,da müritleriyle buluşması nedeni ile düzenlenen 14.y.y. dan itibaren düzenlenmeye başlayan erguvan şenlikleri,şehrin ekonomisine olumlu etkiler yaptığından ,19. y.y.la kadar gelenek olarak sürdürülmüştür.

Günümüzdebu şenlikleri yeniden canlandırma çabaları devam etmektedir.Japon ,ların bile yıllardır erguvanların resimlerini çekmek için geldiği İstanbul bu günlerde erguvan şölenini sessizce yaşıyor...İçimizi daraltan ,sıkıntılı günler yaşamamıza sebep olan olaylar sebebi ile insanları bir nebzede olsa sevindiren erguvanlar görülmeye değer doğal bir meditasyon oldu bizlere ..

Herşeye rağmen mutlu bir geleceği müjdeliyorlar ...Ne de olsa yüzyıllardır baharı müjdeleyen bu zarif çiçekli erguvanlar seneye yine çiçek açacaklar ...Bütün güzel çiçeklerle birlikte ...Nice mutlu baharlar dileği ile ..

Hoşçakalın..