Mustafa KÖKSAL

Mustafa KÖKSAL

EN TEHLİKELİSİ…

 

Bu takımın tribün yalnızlığıdır. Yönetimin arkasında var gibi görünenlerin çekilmesidir. Sizinleyim  deyip de öbür tarata ikili oynamaktır. Dün büyük başkancıların yarın tribünlerde aleyhine kötü şekilde  bağırmaları .

Bu takım ilk yılında bir takım eksikliklerini görüp, süper ligin üçünü test edip  devre arası yaptığı transferlerle yerini sağlama almak isterken, bazı sesler olmamalı demiyorum,  ama yapıcı olmalı.

Bir geri gidiş, kötü oyun ve olmadık enteresan goller yemenin bir sebebi olmalı ki, ilacı verecek doktoru sayın Cuper. Ondan daha iyi biliyorum demek bu takımın içinde olmak demektir. Takımın durumunu, sporcuların haftalık performansını bilende o.

Deplasman maçından öne Orduda  şu maç. Gol atıyoruz üç dakika geçiyor gol yiyoruz. Ankara da golü buluyoruz yine aynı senaryolar ve maçı da çevirecek hamleyi de bulamıyoruz. Hele orta alanı, elindeki en iyi isimlerle kurmuşken.

Şimdi bu durumu olur böyle deme ile geçiştirmek ve yarın öbür hafta olur demekle haftaları geçirmekte Ordu spor için iyi bir şey değil. Aslın da  Ordu insanı bu konuda çok duygusal. Bir sebep bulacak ya;” bu ya hoca olacak ya da yönetim”.

En tehlikelisi de bu. Ama Ordu sporun sporcularına bakınca, bakanı olan bir il takımında sorunlar onarılmaz halde olmamalı, Ordu sporda bir iki iş adamı dışında yönetimin yanında olmayanlarında yönetime konuşmaları ne kadar etikse, yardım etmemeleri de o kadar etik dışı?

Dün  şu yarın zorlu başka maç. Kolay olmayan maçlar Ordu sporu bekliyorken Ordulunun desteği yalnızca yapıcı olmalı. Yıkıcı olmamalı. Eğer öyle olursa, asıl tehlike o olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar