Dr. Mustafa ÇUKURYILDIZ

Dr. Mustafa ÇUKURYILDIZ

Değerli Ordu Milletvekilleri!...

Sn.Ayhan Yılmaz, Sn.Enver Yılmaz, Sn.Eyüp Fatsa, Sn.Mehmet Hilmi Güler, Sn.Mustafa Hamarat, Sn.Rahmi Güner, Sn.Rıdvan Yalçın!...

 

Sizlerin Milletvekili olmanızdan itibaren 1 yıl kadar zaman geçti!... Bu zaman içinde; ülke olarak birlikte üzüldüğümüz ve sevindiğimiz zamanlarımızda oldu. Yapabildiklerinizin mutluluğunu hep birlikte kutlarken; yapamadıklarınızın üzüntüsünü ve kayıplarını yine hep birlikte yaşadık!...

 

22 Temmuz 2007 seçimlerinden sonra TBMM'de yemin ederek Milletvekili olduğunuzda sizlere aşağıdaki yazıyla başarılar dilemiştim...

 

““”DEĞERLİ ORDU MİLLETVEKİLLERİ”””

Sn.Ayhan Yılmaz, Sn.Enver Yılmaz, Sn.Eyüp Fatsa, Sn.Mehmet Hilmi Güler, Sn.Mustafa Hamarat, Sn.Rahmi Güner, Sn.Rıdvan Yalçın!...

 

Birbirlerinden değerli ve birikimli değişik partilerden milletvekili adayları arasından oldukça zor ve zahmetli geçen propaganda ve seçim döneminden başarı ile geçerek; milletvekili olmaya hak kazandınız ve yemin ederek görevlerinize başladınız. Bu başarılarınızdan dolayı; Her birinizi tek tek kutluyorum...Şimdi sizler artık Ordu milletvekillerisiniz...

 

Değerli Milletvekilleri ;Sizler artık mecliste Ordu halkının çalışkanlığını, doğruluğunu, dürüstlüğünü, enerjisini, ruh güzelliğini, güler yüzünü, umutlarını, ideallerini ve haksızlıklara karşı her zaman başkaldıran haklı cesaretini temsil ediyorsunuz... Yaşamı değiştirebilme gücünü halkımız sizlere verdi...Bu güç şimdi sizlerin ellerinizdedir...Sizler alacağınız kararlarla sadece size oy verenlerin değil tüm Ordu'nun ve Tüm Türkiye'nin kaderini belirleyeceksiniz... Sizler artık sadece üyesi bulunduğunuz partilerinizin değil; bütün Ordu'lu ların, bütün Türk halkının milletvekillerisiniz...

 

Eğitimden sağlığa, iç politikadan dış politikaya, çalışma hayatından, insan haklarından çevreye, ulusal güvenlikten dünya ve bölge barışına, sanatta, kültürde, demokratik haklara, kısaca hayatın her alanında yapacağınız çalışmalarla Ordu ve tüm Türk insanının kaderinde sizler söz sahibi olacaksınız, yaşamı artık sizler değiştireceksiniz, geliştireceksiniz...

 

Değerli Milletvekilleri;Yerelde Ordu ve genelde Türkiye büyük sorunlar içerisindedir.Halkımız eğitimsizlik, yoksulluk, mesleksizlik, işsizlik ve demokrasinin-hakların-özgürlüklerin geri kalması, gelişememesi kıskacında geleceğe güvenle bakamamaktadır...

 

Yıllarca ertelenip çözümlenmeyen sorunlar Halkımızı büyük bir umutsuzluk içinde kıvrandırmaktadır ve sorunlarının çözümlerinde de sizlerden beklentileri çoktur... Türkiye'nin artık içinde bulunduğu sıkıntıları aşmak için daha fazla kaybedecek zamanı yoktur.Türkiye'nin her alanda yeniliklere, yeni başlangıçlara ihtiyacı vardır...Bunun içinde iyi yetişmiş ve çalışkan, ülkesini seven, insan birikimimiz ,ve doğal kaynaklarımız vardır ve halkımız hazırdır...

 

Değerli Milletvekilleri ;Başarıya, zenginliğe, refaha ülkemiz ve insanlarımız ile ulaşabiliriz.Bunun içinde ;

· Bilgi ve kültür toplumuna ulaşmak için çalışmalıyız.Çünkü ; gelecek bilgi ve kültür temelinde yükselecektir,

· En iyilerle çalışmaktan hiçbir zaman uzaklaşmayınız ve en iyilerle çalışmaktan asla korkmayınız.

· Günümüz ve geleceğin dünyası özgür; aklın,sevginin,bilginin, kültürün doğrultusunda daha güzel ve yaşanabilir olacaktır...

· Tam anlamıyla demokrasiye inanın ve demokrasinin özünden asla uzaklaşmayın ve uzaklaşanlarla mücadele etmekten kaçınmayın...

· Hukukun güvencesinde;özgürlük ve eşitliklerin güvencede olması ülkemizde huzurun sürekli hayat bulmasını sağlayacaktır,

· Demokrasiyi daha da geliştirmeli ve kişi hak ve özgürlüklerini en üst seviyeye çıkararak,demokrasi sayesinde halkımızın önü açılacaktır,

· Siyasetin odak noktasında insan olmalı ve devletin sosyal, siyasetin demokrat, ekonominin de üretken ve rekabet edici olması için çalışınız..

 

Sonuç olarak;insanımıza güvenir, iyi eğitim almasına olanak sağlar,emeğine saygı duyar, kendisini ifade etmesinin ve kendini geliştirmenin önündeki engeller kaldırılır, hukukun güvencesinde, demokratik ortamda özgürlüklerini-haklarını güvence altına alındığında büyük bir moralle umutsuzlukların-umuda, yoksullukların-zenginliğe, karanlıkların-aydınlıklara dönüşeceğini göreceğiz ve yaşayacağız...Ben Bu Güzel Günlerin çok Uzaklarda olmadığına inanıyorum...

 

Ben Şahsen herbirinizin özveri ile, coşku ve sevgi ile ülkemiz ve Ordu'muz için çalışmak için sabırsızlık içinde olduklarınızı biliyorum ve her birinize ayrı ayrı başarılar, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyorum...

Sevgi ve Saygılarımla.....DrMustafa ÇUKURYILDIZ...ıÜü10/08/2007”””””””

****************************************************************************************************

 

Değerli Milletvekilleri!...

İşsizlik gibi, yoksulluk gibi, demokrasi ve özgürlüklerin gelişmemesi gibi, toplumun eğitim seviyesinin düşüklüğü gibi, fırsat eşitliğinin yeterince sağlanamaması gibi, cehalet ve kültürden yeterince faydalanamama gibi büyük sorunlar içinde olan halkımız “ÖZGÜRLÜK,  EŞİTLİK…” ve refah umutlarını sizlere bağlayarak bir yıl önce sizleri Milletvekili seçmiş ve AKP yi büyük bir güçle yeniden tek başına iktidara getirmişti!...

 

AKP 6 yıldır anayasayı değiştirebilecek yaklaşık çoğunluğa sahip olarak tek başına iktidarda olan partidir…

 

Dolayısıyla bütün yaşamı değiştirebilme gücü AKP" nin elindedir.Bugüne kadar yapılmayanların sorumluluğu büyük oranda AKP ye aittir... Bir kısım sorumlulukta; iktidarı gereğince zorlamayıp bazı şeylerin yapılmasını sağlayamayan muhalefet partileri CHP ve MHP ile; iktidarları yeterince etkileyememiş olan sivil toplum örgütleri, Sendikalar, meslek odaları, gibi kuruluşlarındır ama eksikliklerin çoğunun sorumluluğu tek başına iktidardaki AKP ye aittir!...

 

Değerli Milletvekilleri!...

İnsan yaşamında yılların önemi çoktur ve her yıl önemlidir; ne yazık ki; geçen yıllar bir daha geri gelmemektedir ve yaşamda umutları yenilemek için; eski yılların muhasebesi yapılıp; doğru yapılanları devam ettirmek, yanlışlıklardan ve hatalardan dersler çıkarıp; bir öz eleştiri yapmak gerekmektedir...

 

Değerli Milletvekilleri!...

Büyük devlet demek; yurttaşlarının “emeklerini koruyan, kendilerini geliştirebilmelerini ve düşüncelerini ifade etmelerini kolaylaştıran, hak arama yollarını açık tutan, siyaset yapmalarına olanak tanıyan,”, Halkına iyi eğitim veren, her yurttaşını sosyal güvenceye kavuşturan, özgürlükleri sağlayan, temel insan haklarında eşitlik ilkesini uygulayan, hukukun üstünlüğünü evrensel hukuk kurallarında kabul eden devlet demektir!...

 

Son 1 yıl dahil; geçen  6 yılın analizi iyi yapıldığında; üzülerek Türkiye"nin hayati sorunlarına hiç dokunulmadığını; sadece günü kurtaracak işlere girildiğini görüyoruz. Bunu biraz daha açtığımızda;

·        Bilgi toplumuna ulaşmak için hiç çabalanmadı çalışılmadı; eğitimden, bilgiden ve bilgili-eğitimli-kültürlü halktan adeta korkulmaya devam edildiğini görüyoruz…

·        Eğitimli insanlarımızın hayata bilgileriyle katkıda bulunmaları arttırılmadı,

·        Zorunlu eğitim halen 8 yıl olarak kaldı. Sınıflar halen çok kalabalık olmakta, Okul öncesi eğitimde halen ülkemiz çok gerilerde.

·        Kültür ve sanatın gelişip halkın geneline yaygınlaştırılamadığını görmekteyiz…

·        Gençlerimizin meslek edinmeleri için alt yapı ve meslek okullarına yeterli önem verilmedi, Gençlerimiz daha hayatlarının ilk adımlarında ÖSS sınavı ile başarısızlıkla tanıştırıldılar.Son  6 yılda; yaklaşık 7milyon gencimiz ÖSS sınavını kazanamadı.

Oysa;

-Ülkeler halklarını;aklın, bilginin, kültürün, sanatın, eğitimin egemenliğinde güzel yaşatabilirler.

 

 

·        Özgürlük ve Demokratik hakların gelişimine katkıda bulunulmadı; kamu çalışanlarına grevli toplu sözleşmeli sendikal hakları halen verilmedi.Halkın en iyi eğitimli kitlesi olan Memurların Siyaset yapma hakları söz verilmesine rağmen halen tanınmadı. Aynı işi yapan kamu çalisanlari arasında birkaç katına varan maaş farklılığı ile ÇALISMA BARIŞI BOZULDU: Oysa memurlarımız Türkiye"nin en iyi eğitim almış insanları olmak yanında; bilgileriyle hayatlarını kazanan ve yaşamımızı kolaylaştıran ve bunun içinde çok istekli kişilerdir…

·        Kadrolaşmada yeterlilik ve liyakat aranmamaya başlandı. Sadece iktidara yakın olma kriterleri aranarak; Dürüst, bilgili, ahlaklı ve çaliskan olanlar yönetim kadrolarından dışlandılar… Yetersiz birçok kişiler amir-yönetici konumuna getirildiler…

·        Dokunulmazlıklar kaldırılmadı!... Dokunulmazlıkları kaldırma sözü ile iktidara gelen Başbakan Tayip Erdoğan verdiği sözü unuttu ve bugün suçlular dokunulmazlıkların arkasına saklanarak mahkemelere hesap vermekten sürekli kaçmaya devam etmekteler…

·        Hukuka ve hukukun üstünlüğüne saygı azaldı; mahkemelerin verdikleri kararlar neredeyse kabul edilmeme noktasına taşınmaya başladı!...

Oysa;

-Ülkeler:demokrasinin, özgürlüklerin, eşitliğin tüm kurumlarıyla ve tam anlamıyla işlediği; adaletin,hukukun güvencesinde, gözetiminde huzur içinde olurlar!...

 

 

·        AB ile ilişkiler durmakta, neredeyse kopma noktasına gelmiş bulunmaktadır!...

·        Terör, 1999 yılında bitme noktasına gelen terör yeniden her gün canlar almaya başladı…

·        Dış politika da ise; uygulanan yanlış politikalardan dolayı büyük sorunlar içindeki bölgede Türkiye"nin etkinliği azalmıştır…

·        Ekonomi; İMF ve Dünya Bankası direktifleri doğrultusunda faiz ve rant ekonomisi olmuş, sıcak paranın etkisinde kurların düşmesi neticesi oluşan ithalat patlaması ile işsizliğe ve daha da fazla” özgürlüğümüzü tehdit edecek” oranda borçlanmaya neden olmuştur… bugün bu yanlış ekonomik düzen dahi sürdürülememektedir!...

·        Özellestirme adı altında tüm değerlerimizi daha son güne kadar yağma ve talan edilircesine satılmaya devam ediyor ve böyle devam ederse; gelecek nesillere bırakacak miras kalmamaktadır!...

Oysa;

-Hükümetler;Ülke ve halkın menfaatleri ve güvenliğinin savunucusudurlar…

 

  • İşsizlik gençler arasında ve Yüksek eğitim almışların arasında gittikçe yaygınlaşmaktadır ve gençlerimiz artık ülkede iş bulma ve yaşama umutlarını ve şevklerini kaybetmektedirler!...
  • Tarım, Üretici, Köylü; Buğdayda, fındıkta, narenciyede, tütünde, şekerpancarında, çayda ve neredeyse tüm tarım ürünlerinde hasatın üzerinden uzun zamanlar geçmesine rağmen halen fiyatların belirlenmemesi neticesi topraktan kopma noktasına gelmişlerdir”, çiftçiler; Cumhuriyet tarihinde ilk kez böyle bir durumla karşı karşıya kalmışlardır!...
  • Memurlar; “üç kuruşluk zamlarla” hayata umutla bakamaz haldedirler.

Oysa;

-Moral değerler, çalışıp emeğinin karşılığını almak; halkın mutlu olmasını ve yaşama sıkı sıkıya tutunmasını sağlar.

 

Değerli Milletvekilleri!...

Yaşam hızla akıp gitmektedir, artık halkımızın kaybedecek zamanı yoktur, yaşamlarının en önemli dönemlerinde insanlarımız mutlu olmayı hak etmektedirler. Bunun için yeterli birikimleri vardır ve yeterince çalışmaktadırlar. Ama tüm bunlara rağmen istenen seviyelere ulaşılamamanın sebeplerini iyi irdelemek gerekir.Halkımız yeterince moral, özgürlük ve demokrasi verildiğinde tüm bunların hepsini başarabilecek iradeye sahiptir….

 

 

Değerli Milletvekilleri!...

Geçen yılki yazımdaki dileklerimin aynısını önümüzdeki yıllarda da hayata geçirmeniz için yine başarılar diliyorum!...

 

Sevgi ve Saygılarımla.....

DrMustafa ÇUKURYILDIZ...

[email protected]

 

Önceki ve Sonraki Yazılar