ORDU’DAKİ BELEDİYELERDEN PEMBE DİZİLER … 

30 mart ertesi mahalli seçimi yapıldı, bitti,ama bir türlü zafer sarhoşluğu ile şoktan çıkamadınız, eh anladık, Ordu ili kolay lokma değildi..

Ama sizden oy verenlerinizin beklentileri çoktu, ama siz sosyal medyadan sürekli mesajlar attırarak, Orduda yeni algılar, boş hayaller yaratma peşine düştünüz, başardınız..

İşsiz ve aç vatandaşa Civil deresinde Mostar köprüsü, Melet çöplüğünde park düzenlemesini mega proje diye yutturdunuz.

Heykelleri ayıplı ve ahlaksız diye halk oylamasına sunmayı teklif ederken, sahilde kermes, fuar çadırları kurup, Atatürk anıtını engellediniz. 

Aylar geçti halen Büyük şehre, Altınordu’ya bir türlü yer bulamadınız.

Ordu’ya yetmedi, Fatsa ve Ünye’ye ayrı makam odaları beğenmeye, lüks makam arabaları kiralamaya , koltuk rengi seçmeye, tebrikleri kabul etmeye ilçe ilçe teşekkür turlarına devam ettiniz. 

Aylar geçti, eşinizin, dostunuz ve iş bekleyen yığınların, bilcümle güçlüden yana olan malum tayfaların, bitmeyen uzayan hayırlı olsun ziyaretleri ile geçirdiniz.

 
30 Haziran geldi, millet sizden artık icraat beklerken, Kocaeli’nden Ankara’dan Orduyu tanımayan on milyar maaşlı bir çok müdürü, daire başkanları, genel sekreteri Orduya ithal edip, atamakla meşgul oldunuz, ama bitmemişti, söz verip de oyunu devşirdiğiniz sizden umutla iş bekleyen muhtaçlara değil, etrafınızdaki yakınlarınızın çocuklarına, dayı ve teyze oğluna,kayına çok özel yandaş çocuklarına belediye şirketleri üzerinden bir geceden tek tek köşelerde işe yerleştirdiniz.. 

Peşinden ramazan geldi , hizmet diye her ilçede, mahallede, kasabada tek tek iftarlar düzenlediniz, özel seçilmiş garibanların evinde yandaş gazetecilere iftar pozları verdiniz.

Gazze için, BB için belediye ve devlet imkanları ile reklam yaptınız.

Yandaşları yalakaları peşinize takıp, Ordu Ziraat bankasının kapısına BB’na yardım için dayandınız. BB’na muhtaç olduğu yardımı yatırmayanları fişletip gözdağı verdiniz.

Gazzeyi kardeş şehir ilan ettiniz, Ordu’yu onlara rehabilitasyon merkezi yapacağız dediniz.

İyi güzelde, 200 rakımından yukarıda bir kilo fındığı olmayan, kan ağlayan, Ulubeyliyi,Gölköylüyü, Gürgentepeliyi, Korganlıyı, Kumruluyu, Aybastılıyı kim rehabilite edecek, onlara kim destek verecek, Çiftçiye Alan bazlı Destek primleri erken ödensin denilince ortalıktan kayboldunuz, köylüden kıyın kıyın kaçtınız. 

BB, Orduya geliyor, diye 20 gün önceden bütün kamu personelini, kiralık resmi araçları abluka altına aldınız, tüm ilçelerden belediye imkanları ile mitinge yolcu taşıdınız.

BB’nı şaşalı karşılayıp gözüne girmek için, Ordu halkının bütçesinden dev törenler, fiyakalı iftarlar düzenleyip, siyaseten güçlendiniz.

Ramazan bayramını kent meydanlarda yalakalarınızla caf cafla kutladınız. Ama fındığı olmayan, aşı ve işi olmayan yüksek ilçelerdeki garibanlığı es geçtiniz.

Elçiler rehinken, Filistin’de her gün onlarca bebek kırılırken, siz davul zurna ile yaz şenliklere katıldınız. Cenazelerde ön safta namaz kılmayı, düğünlerde nikah kıymayı, davetlilerde bolca alkış almayı hizmet diye yutturdunuz. 

İstanbul, Ankara’daki belediyeciler gibi hemen belediye iktisadi şirketleri BİT’leri kurdunuz.

Teleferik gibi bütün kar eden işleri devredip, hesap vermeyecek BİT’lerinize yönetim kurulu başkanları olarak kendiniz için özel milyarlarca maaşla atadınız.

Bizzat BB tarafından Ankara’dan yollanan yandaş müteahhitlere, holdinglere Ordunun 900 km.lik tüm yol asfaltını projesiz plansız parasız birden bire alelacele devasa bir şekilde ihale ettiniz,peşkeş çektiniz. 

Günler aylar hızla akıp gidiyor, 3 ay doldu geçti, siz oyalanmakla üç ayı geçirdiniz, Ordu uçuyor dediniz, hep birlikte uçacağız diye elimiz böğrümüzde halen bekliyoruz… 

Bugünlerde gurbetçilerin gelmesiyle günde 140 bin aracın aktığı 1960 model karayolumuza araçlar sığmıyor, kuyruklar kilometrelerce uzuyor.

Bu yola alternatif yapılan, Çevre yolunun ödeneksizlikten ve kamulaştırması tamamlanamadığından, 2017 ye sarktığını ,

Ordu Giresun havaalanına 2014 Mart ayında uçak inecek derken, parasızlıktan 2015 sonuna rötar yaptığını,

Mesudiye’deki Topçam barajının bir türlü elektrik üretemeden 2007 dan beri çürüdüğünü, hep birlikte izliyoruz.

2015 Haziran ayına genel seçime sayılı aylar kaldı.

Bu milletin önüne sandık gelince de ona göre cezayı birilerine kesecek. Bu iş hep böyle olmuştur, kaçarı yok,ona göre..