Matruşkaların Savaşı

Ab.aydinn42@Hotmail.

        Matrüşka; ahşaptan yapılma, iç içe geçmiş Bebek oyuncaklardan oluşmuş bir oyuncak organizasyonu. Belirleyici özelliği iç içe geçmiş oyuncakların birbirlerinin benzeri olması. Rusya’da yapıldığı için dilimize Rusçadan geçmiş bir kelime.

       Eeee… Ne yapalım Matruşka’yı? Başka derdimiz yok mu bizim? Var elbet. Hem de yığınlarla. O zaman Matruşka muhabbeti neyin nesi? Nedeni şu: Bizdeki kimi kurumlar, kuruluşlar, Sosyal yapımızdaki kimi örgütlenmeler hatta siyasi yapımız ve işleyişi biraz Matruşka’ya benziyor da onun için…

        Ülkemizde adı konmamış bir iç savaş sürüyor. Savaş illâki silâhla yapılmıyor. Ülke yönetiminden tutun da, yaşamın her alanında, karşıt düşünceler ve menfaat gurupları arasında mücadele ve savaş sürüyor… Son yıl ve aylardaki en sert ve katı mücadele eski ortaklar arasında sürüyor. Bu ortaklık ülkemiz için yeni değil. Siyaset Dünyamızda Din motiflerinin kullanılmaya başladığından beri bu ortaklık, dayanışma ve iç içelik sürüyor. Ancak mal paylaşımında zuhur eden anlaşmazlık işi adeta bir iç savaşa kadar götürdü…

        Bir yıl öncesinde cepheler farklı iken, şimdiki cepheleşmede adeta kardeşler vuruşuyor. Bu vuruşma oldukça can yakacağa benziyor. Çünkü vuruşanlar birbirlerinin artı ve eksi yönlerini çok iyi biliyorlar. Rakibin kaç Askeri(!) var, Kaç uçağı, Gemisi, Tankı, Füzesi(!) var biliyorlar. Kaç Kasaları, kaç Kasadarları(!) olduğunu biliyorlar. Daha da öte, birbirlerinin Strateji uzmanlarını, genel Planlamacılarını(!) biliyor ve tanıyorlar…

        Hükümetle Gülen Cemaati arasında geçen ve toplumun bir kesiminin henüz anlayamadığı bu kırışma, kimi maskeler giydirilmiş bir Matruşkalar savaşıdır. Bu mücadelenin süresi uzarsa cephelerin genişlemesi ve yeni Matruşka bebeklerin(!) bu kavganın içine katılması kaçınılmazdır. Mal, Mülk, Servet alım satımının yanında , ‘Din Pazarının’ giderek genişlemesi, Cennet Cehennem alışverişi, Günah Sevap alışverişi sürdükçe, Camiler Parti Ocağına, Vaazlar Parti Propagandasına döndürüldükçe bu savaş giderek kızışacak ve cephe genişleyecektir…

        Ne oldu da, daha dün bu ülkenin Ordusunu darmadağın eden, Üst komutanları, Bilim Adamlarını, Gazetecileri zindanlara dolduran, Mahkemeleri darmadağın eden, Üniversiteleri Medreseleştiren bu Matruşka ortaklar boğazlaşma noktasına geldiler? Hangi siyasi, sosyolojik, ekonomik, iç ve dış ilişkiler bu ortakları birbirlerinin inlerini(!) basma aşamasına getirdi?..                                                                                                                                          

  Her iki Matruşka’da göbekten, damardan dışa bağımlıdır; bir Patrona hizmet ediyorlar. Hizmetlerinin ödülünü de iç talanla alıyorlar… Bu Matruşka oyuncakların ipleri dış emperyal güçlerin elindedir; Ulus ve Vatan anlayışları dip yapacak kadar törpülenmiştir… Duygularına kof bir Halifelik ve Sultanlık arzuları çöreklenmiştir…

        Paralellik işbirliği anlamı taşır. Şayet ortada işlenmiş suçlar, kimine göre günahlar varsa, bu olmazlardan AKP Hükümetini ve Gülen Cemaatini ayrı tutmak yanlışların ve hatanın en büyüğü olur. Ortaklıklarda faturalarda ortak ödenir…

        12 yıllık bir beraberlikte gözünün önünde kendi emrinle yapılan uygulamaları yanlış değerlendirmiş, yanlış yorumlamış, yanlış uygulamış ve görmezden gelmişsen kendini yapılan bu hukuk dışı uygulamalardan ayrı tutamazsın. Ortada işlenmiş bir suç varsa, sen de bu suçun açık ortağısın. Suçu başkasına yüklemekle Hukukun gereklerini yerine getirmiş olmazsın…

        Adapte edilmiş şöyle bir şarkı kulaklarınıza takılırsa şaşırmayın:

        Paralel yürüdük biz bu yollarda

        Paralel yürüttük biz bu yıllarda

        Şimdi yargılandığım her mahkemede

        Hâkimler bana seni hatırlatıyor!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.